DAĞ EVİNE SÜRGÜN Serisi - Toplam 12 bölüm +

DAĞ EVİNE SÜRGÜN 7

← Ana Sayfaya Dön ← Geri Dön
📌 ENSEST

Ablam ve ben sessizce salonda oturuyorduk. Benim canımın sıkkın olmasının nedeni belliydi, ilk defa milli olacaktım ve tam tava getirmiştim halamı. Bir daha bu fırsatı yakalamak inanılmaz zor olacaktı veya hiç olmayacaktı. Ama aklım ablama takıldı ve sorular sormaya başladım. Sürekli yok birşey, yoruldum falan gibi inandırıcı olmayan bahaneler sunuyordu. En sonunda eğer anlatırsa bende ona sır vereceğimi söyledim. Başta inanmasada sonunda inandı ve anlatmaya başladı.

Hoşlandığı bir çocuk varmış ablamın, çocukta bundan hoşlanıyormuş. Bizim bu durumlar olunca ve 1 senedir sürekli çalışmaktan insan içine çıkamayınca, oğlan ablamın bir arkadaşı ile sozlenecekmis. Ablamı belki 1 senedir görmediği için böyle olmuş.

Ben- Ne oldu yani, insanın buna canı mi sıkılır abla. Sevseydi bir yolunu bulur gizlice buraya gelirdi veya senin gelişini beklerdi.

Ablam- Ya saçma sapan konuşma ya, bak işine. Sana anlatadan da kabahat zaten.

Ben- Niye kızıyorsun ki. Sen de 1 senedir görmüyorsun. Ne farkı var. Demek ki sen evlensen onla 1 sene ortalıkts gozukmesen veya biraz uzak kalsan seni aldatırmış.

Ablam- Ya tamam. Haklısın ama dediklerin doğru olsa bile istemsiz üzgünüm yani. Anlamanı beklemiyorum ama en azından saygılı ol.

Ben- Saygılıyım zaten abla ama o çapsız herif için üzülme ayrıca tamam köy küçük insan yok pek falan da buna da aşık olmazsın ya. Burnu o kadar büyük ki, millet konum olarsk onun burnu kullanıyor.

Ablam gülmüştü, biraz olsa da neselendirmiştim. Daha sonra yarım kalan keneviri çıkardım.

Ben- Gel iki nefes çekelim, rahat uyuruz.

Ablam- Oğlum iyice bağımlı edeceksin bizi saçmalama artık ya.

Ben- Ne bağımlısı abla valla bende senle beraber içiyorum. Ayrıca maksimum 2 sarımlık kaldı sonra yok 6 ay zaten. Kasma gel.

Ablam- İyi madem ama sen anlatmadın. Unutturmaya çalışma anlat ne skandal var yine.

Yan yana oturduk, iki nefes çektik. Zaten bitmişti. İkimiz de cekyatta. Oturduk ve anlatmaya başladım.

Ben- Bak bu silah halamın, geçen gün bana silah çekti. İlk tarlaya geldiklerinde onu götürdüm ya ileriye.

Ablam- Ne diyorsun oğlum sen, ne alaka seni mi vuracaktı. Ne yaptın doğru söyle.

Ben- Kadın söz vermiş gelmiş sürat yapıyor çalışırken. Laf ediyor falan. Bende dedim ki, ben sigortacı olsam koşar gelirsin ama bana böyle yapıyorsun dedim.

Ablam- Biliyor mu senin bildiğini, bana bunları niye hiç anlatmadın.

Ben- Biliyor abla yoksa bir oy için milleti ikna edip gelir mi buraya. Korkusundan, benim söyleme ihtimalimden geliyor.

Ablam- Sen iyice delirdin ama kadına şantaj mi yaptın yani. Abartma sende.. Bak kadın vuracakmıs seni.

Ben- Yok be aldım elinden silahı, zaten korkusundan sıkamazdı. Bir tokat attım.

İyice gevşemişdik. Ne sorsa söylüyordum. Ablamda iyice rahatlamıştı. Ben olanları anlatırken, aklıma ahırda yaşadıklarım geldi. Bir anda sikim kalktı. Engel olamamıştım. Ablam da sikimin kalktığını görmüştü.

Ablam- Lan… Niye sikin kalktı şimdi senin. Oğlum halamdan konuşuyoruz. Naptın soyle. Sikmek mi istiyorsun onu yok. Abartma Hasan..

Ben- Abla ne alaka bilmiyorum niye kalktı ya.

Ablam- Hasan bir şey olmuş noldu soyle.. Bak kızmam aramızda sır kalır söyle..

Ben- Tarlada ben bunun şalvarı indirmesini ve öyle çalışmasını istedim. Bana silah çekince kızdım. O da öyle yaptı iç çamaşırları ile çalıştı.

Ablam- Ohaaa ciddi misin. Fantezi mi yaptın halamda.. İyice sapık oldun sen. Git şehre falan karıya git bu ne..

Ben- Ya abla ne alaka ya artık halam gibi gelmiyor ki. Okudum o kadar konuşmaları hatırla. Orospu gibi gelmeye başladı gözüme.

Abla- ne fark eder salak kardeşim benim ne fark eder. Halan o senin…….. Dur yaa, sen onu ahıra çağırdın bugün. Rümeysa söylemişti bana. Yoksaaa

Ben- Ne yoksa ne.. Ben yatıyorum.

Ablam- Yatamazsın kaçma.. Anlat çabuk. Vallaha anlatmazsan bir daha yüzüne bakmam.

Ben- Ne ya of.. orda da ic çamaşırı ile çalıştırdim..

Ablam- Hasan sen neler yapıyorsun boyle iyice zivanadan çıktın.

Ben- Halam da istekliydi ki, bana laf ediyorsun. Yanına gittim, alt tarafına bir dokundum ıslaktı.

Ablam- Ne ne ne.. Seviştiniz mi ?

Ben- Evet seviştik hatta tam ilişkiye girecektik, eniştemle Rümeysa geldi.

Ablam- Halamı gerçekten sikecek mıydın ?

Ben- Kudurduk ikimizde napalim..

Tüm detayları ile anlatmaya başlayınca ablam gözlerini kapattı ve dinlenmeye başladı, kafalar güzeldi. Ben ballandıra ballandıra anlatıyordum. Azmistim. Ablama baktım, istemsiz bir iki defa kendini okşadı.

Ben- Bak sen bile dinlerken azdın..

Ablam- Ya sus saçmalama ben kafamda kurdum da ondan.

Ben- Ne fark eder ki. Senin de hoşuna gitti. İtiraf et işte.

Ablam- Neyse ne Hasan yapmayin bak bir gören duyan olur mahvolursunuz. Babamı düşün. Annemi düşün.

Ben- Denk gelirse yapcam abla ben valla. Kadın profesyonel. Umrumda degil hala falan.

Ablam- Neyse iyice azmışsın sen. Ben yatıyorum..

Ablam kendine bile itiraf edemiyordu ama eminim ki o da azmıştı ve onun da hoşuna gitmişti. Mecbur bende uyudum zaten gün boyu çok yorulmuştum.

Aradan bir hafta 10 gün geçmişti ama hala babamın morali yerinde değildi. Sabah hayvanların oraya girmiş çalışıyorduk artık daha fazla dayanamadım ve sordum. Geldiğinden beri hastaneden moralinin bozuk olduğunu, ciddi bir şey olmasından korktuğumu söyledim..

Babam başlarda yok birşey dese de sonunda, problemin siki olduğunu söyledi. Şehirde ki hastane sorunu bulamadığını anlattı. Bende başka hastane mi yok dedim. Babamın içini ferahlattim, ona alternatif tıptan ve ayni zamandan çok iyi doktorlardan bahsettim. Telefonu çıkardık ve araştırmaya başladık. Beraber iki doktor bulduk ama uzaktı bize. Babama ben burayla ilgilenirim hem ablam var dedim. Annemle beraber gidin 3-4 gün idare ederiz dedim. Özeldi pahalıydı ama olsun. Önemli bir konuydu. Babam ikna olunca arayıp randevu aldık. Başta 1 ay sonrasına verdiler randevuyu ama daha sonra baya dil döktük. 2 gün sonra gelmemizi söyledi doktor. Babam hızlıca annemin yanına gitti. Babam mecburen benim bildiğimi söylemek zorunda kaldı, annem utandı ama olsun. Hızlıca hazırlandılar öğlen vakti çıktılar. Zaten uzaktı. Otobüs ile 10 saat yol gideceklerdi.

Babamlar gitmişti ve ablam ile biz yalnız kalmıştık. Eskisi gibi iş yoktu ve havalar soğumuştu artık. Hayvanlar yetiyordu bize. Ama yem azalmıştı, babamın araba bendeydi. Şehire gidemezdim çünkü ablamın çok yalnız kalmasını istemiyordum. Bende mecburen köye gittim. Babamlar gelene kadar az bişey alsam yeterdi. Ama kimse satmıyordu. Ordan bir arkadaşım şehre gideceğini istersem bana getirebileceğini söyledi. Bende tamam dedim parasını verdim. Bir çay içmek için kahveye oturdum. Millet ağzımın içine bakıyordu. Çünkü artık paramız vardı. Artık itibarimiz artmışti. Bana organik tarımı keneviri sorup durdular. Bende anlattım. Hatta bir kaç kişi benim köyden yer almak istedi ama biz satmıyoruz dedik. Daha sonra laf lafı açtı, halam Mürşide, bizim tarlanın ilerisinde baya taşlık bir tarlayı yüksek bir bedelle satın aldığını öğrendim. Kıskançlıktan almıştı. Bizim kazandığımız para iştahlarını açmıştı. Baya dedikodu öğrenmiştim. Eniştemin pavyona gittiğini herkes biliyordu. Karışıktı baya aile yaşantıları. Bir sezon daha para kazanamazlar ise baya zorlanacaklarını biliyordu herkes.

Kahveden çıktım artık eve gitmeliydim. Yem gelince tekrar inecektim köye. Eniştemi gördüm, arkadaslari ile bir arabaya binip gidiyordu. Kahveden biri seslendi. ‘ Bak yine pavyona gidiyorlar’.

Arabay bindim halamın eve gittim. Avluda birşeyler ile uğraşıyordu. Beni görünce şaşırdı, bir anda kip kırmızı oldu.

Ben- Müsait misin hala, sizde biraz yem var mı, şehirden gelecek ama şimdilik az biraz lazım.

Halam- Var bekle getireyim.

Ben- Sen nasıl getircen dur yardım edeyim.

Yanina gittim, dışarda küçük kiler gibi bir yerleri vardı. Oraya girdik. Kapalı bir yerdi. Heryer yemdi.

Ben- Rümeysa nerde ? Halam- Arkadaşının yanina gitti, arkadaşı evlenecek çeyizlerine bakıyor.

Kimsenin olmadığını anlamıştım. Üzerinde yine şalvarı vardı. Arkasından yaklaştım ve sarıldım. Put gibi dikilip kaldı. Hareket etmiyordu. Ben arkadan sarılmış. O götünü hissediyordum. Ellerimi memelerine getirdim ve ellemeye başladım. Off muazzamdı.

Halam- Dur yapma. Birisi gelir dur.

Ben- Kendin dedim kimse yok, eniştemde arkadaşları ile pavyone gidiyor sehire. İhmal mi ediyor artık seni. Yoksa sen mi yüz vermiyorsun hala.

Halam- Kes sesini karışma aileme. Sanane. Bırak hadi biri görecek.

Dediği gibi de oldu. Rümeysa avlunun kapısını açtı. Ama bu sefer sakindim. Kendime çevirdim halamı, dudaklarından güzelce öptüm. Dilimi ağzının içine soktum. Karşılık vermedi başta ama dayanamadı o da diliyle öptü. Daha sonra yemi aldım sırtıma arabaya götürdüm. Cebimden parasını çıkarıp verdim hem de fazlasıyla.

Ben- Al Rümeysa bu parayı, biz de yem kalmadı gelecek.

Rümeysa hayır demedi aldı direkt parayı. Halama da teşekkür ettim. Gözleri ile yedi beni. Kırıtarak rica ederim dedi. Azgınlığım dinmemişti daha, gözüm Rumeysa’ya gitti. Anasından kat kat güzel bir kızdı. Ama o da başörtülü biriydi ve fiziği belli değildi. Biraz dikkatlice süzdüm, halam fark etti beni. Daha fazla dikkat çekmemek için arabaya bindim ve eve doğru yol aldım. Bir türlü firsat bulamıyordum. Sinirlerim oynamıştı. Azgınlık tüm bedenimi sarmıştı.

Akşam olmuştu. Yemeğimizi yedik ablamla sonra telefonda takılmaya başladık. Uyukluyordum. Ablama seks hikâyesi okumak istiyordum ama o ortam yoktu henüz o yüzden, gözünde sapık olmamak için ses etmiyordum. Biraz daha takıldıktsn sonra uyuduk.

Gece vakti bir telefon çaldı. Bir anda irkildim, bu saatte kim bu diye telaslandim. Arayan Mürşide halamdi. Telefonu açtım, halam hüngür hüngür ağlıyordu. Ne oldu vs derken, eniştemin pavyonda kavgaya karıştığını, bir kaç yerinden bıçakladığını hastaneye kaldırıldığını söyledi. Ablamda telefonun sesine uyanmıştı. Apar topar arabaya binip hastaneye gittik. Tüm sülale ordaydi. Babamlara ulaşamımislar o yüzden beni aramışlardı. Acilin girişinde bekliyorduk. Herkes ağlıyordu. Yarım saat geçti geçmedi. Bir feryat bir figan. Eniştem ölmüştü. Oradaki karılar yüzünden kavga çıkmış, kafalar güzel kavga etmişler daha sonra da eniştemi öldürmüşlerdi. Adam yakalanmıştı ama nafile artık. Giden gitmişti.

Sakinleştirici verdiler halama. Sabaha kadar hastanedeydik. Ben köye gidip mezar yeri açtırdım ve köye haber verdim. Babamlar uçağa binip gelmişlerdi. Öğlen namazından sonra gömdük. Annem babam hiç ayrılmadı. Biz de eve gidip işleri yapıyorduk. Büyük bir trajediydi.

Aradan 40 gün geçmişti. Mevlüt vardı. Artık eskisi gibi değildi ve halam baya zorlanıyordu. İşler birikiyor yetismiyordu. Ben zaman zaman yardıma gidiyordum. Babam asla mevzusunu açmıyordu. Ne kadar kötülük etmiş olsalarda yardımı esirgemiyordu. Ben ise sanki aramızda hiç birşey olmamış gibi davranıyordum. Rümeysa ile daha fazla vakit geçiyorduk ve eski günlerde ki gibiydik hatta daha samimi.

Babam haftada 1 gün tedaviye gidiyordu. Artık düzeliyordu babam. Keyfi yerindeydi. Ama hala henüz net birşey yoktu sadece iyi ilerliyordu.

Mevlüt bittikten sonra halam beni yanına çağırdı. Bizim ordan tarla aldığını, taşlık olduğunu ve yardım etmemi istedi. Bende tamam dedim. Sanki hiç birşey yoktu aramızda.

2 gün sonra halamlar geldi cümbür cemaat. Beraber calsimaya koyulduk. Kepçe getirmiştik daha rahat oluyordu. Babam bile yumuşamaya başlamıştı yardım ediyordu. Babam bu tarlanın işinin çok olduğunu, bir müddet en son tadilat ettiğimiz evde alabileceklerini soyledi. Halam kabul etti.

Üç Beş parça eşya almak için köye gittik halamla. 1 hafta burada kalacaklardi. Beraber giderken hiç konuşmadık. Eve vardık. Halam eşyalarını alıyordu, ben de bekliyordum. Eski bir valize atmıştı. Yanima gelirken kopcasi koptu valizin ve içindeki eşyalar döküldü. Bir sürü iç çamaşırı vardı renkli renkli dantelli ve tanga gibi.. Gözüm direkt oraya gitti.

Eğildim aldım, ayağa kalktım göz göze geldik. Sessizlik oluşmuştu. Daha fazla dayanamadım. Bir anda dudaklarına yumuldum. Beni ittirdi.

Halam- Dur Hasan olmaz dur.

Ben- Olur hala. Sende istiyorsun biliyorum.

Yine yaklaştım ve yine dudaklarina yapıştım, bu sefer iyice sarmaladim kendime.

Gardini tamamen bırakmıştı. İyiden iyiye öpüşmeye başlamıştık. Ateşli bir şekilde öpüşüyorduk. Kucağıma aldım ve yatak odasına götürdüm. Hayır dedi burası olmaz dedi ama dinlemedim. Vicdan yapıyordu ama zaten eniştem sağ iken onu aldatıyordu. Hatta öyle azgın bir kadındı ki umursamıyordu bile. Sadece anlık vicdan yapmıştı.

Yatağa yatırdım üstüne çıktım ve deli gibi sevişmeye başladık. Altındaki şalvarı tek hamlede çıkardım. Üzerindeki düğmeli kıyafeti bir anda kopararak açtım. Kadın hala seksi giyiniyordu. Dantelliden vazgeçmiyor renkli renkli iç çamaşır giyiyordu.

Öpmeye devam ettim, yavaş yavaş kulak memesini emdim. O elini sikime atmış, pantolonumu aşağıya indirmeye çalışıyordu. Ben hızlıca pantolonh indirmesine yardım ettim. Üzerimi de çıkarmıştım.

Kulak memesini emiyor, boynunu yaliyordum, eliyle sikimi elliyor, inliyordu. Yavas yavaş memelerine indim. Yine o koku gelmişti burnuma Miss gibi bir koku. Ama artık daha sert ve iştahlıydım. Emiyor tokatlıyordum. Kafamı tutup iyice memesine gömdü. Saçımı çekiyor, sırtımı tırnaklıyordu.

İyice aşağıya kadar indim. Transparan Dantelli külotu sırılsıklam olmuş benim sikmemi bekliyordu. Elimle ortadan ikiye ayırdım. Karşımdaydı artık tamamen. Ulan bu kadın nasıl bu kadar bakımlı olabilirdi ki. Bu yaşta böyle bir am nasıl olabilirdi.

İştahlı bir şekilde gömüldüm amına. Dilimi içine sokuyor, dibine kadar sokuyordum. Öyle lezzetli öyle güzel bir koku yoktu.

Halam- Off napıyorsun ohh.. Nerden biliyorsun böyle yalamayı sen..

Aslında porno ve iç güduden başka birşey değildi. İyice inlemeye başlamıştı.

Halam- Yeter artık sırılsıklam oldum. Ver hadi o sikini sok icime. Hadi halam hadi uzun zamandır kurudum. Hadi aslanım.

Daha fazla kayıtsız kalmadım. Sikimi o kaygan amına, tecrübesiz ve bir o kadar sert bir şekilde, heycandan hepsini birden sonuna kadar sokmuştum..

Halam- Offff hepsini bir anda mi soktu offff. Yavaş ol parçaladın beni.

Ben- Ne zamandır bu anı bekliyordum hala. Dayanamadım çok güzel amın. Ahh hala..

Hızlı hızlı gidip geliyordum. Halam inliyor ben daha çok hızlanıyordum ama boşalmak üzereydim daha 3 dakika olmamıştı gireli. Boşalmamam gerekiyordu. Hizilca amindan çıktım. Biraz öptüm kendimi sakinleştirdim. Halam sok hadi çıkarma diyip duruyordu.

Onu güzelce yatağa domalttim. Halam ellerini bazanin başlığından tutmuş, o pürüzsüz götünü bana ikram edercesine dışarı çıkarmıştı. Sikimi amına getirdigim gibi içine girmişti. Gözüm yatağın yanında duran eniştemin fotoğrafıydı. Resmen göz göze gelmiştik. Halam da durumu anlamıştı ki o da oraya baktı.

Bozuntuya vermeden bir anda yine sonuna kadar soktum. Bu pozisyon en iyisiydi çünkü hem götün yumuşaklığını hissediyor hemde dominant olabiliyordum. Gotune tokat ata ata sikmeye başladım. Ama halam üzgün bir şekildeydi. Aklına gelmiş yine vicdan yapmıştı. Tersine çevirmem gerekiyordu.

Ben- Bak hala, bu göt artık benim.. Yokluğunu hissetmeyeceksin merak etme.

Halam- Sus devam et açma konuyu Hasan

Ben- Umrumda değil. Sağ iken aldattın onu hala al bak şimdi ele gitmedin. Benim sikim senin içinde. Yatağında sikiyirum seni.. Benimsin artık.

Halamın delirmesini agzinliktan kontrolü kaybetmesini istiyordum. Sert sert sikiyor, götünü tokatlıyordum. Kendinden geçmiş azınlıktan inliyordu ama konuşması gerekiyordu.

Ben- Bak enişte, karın benim karım artık. Rahat uyu.. Benim oldu elin değil. Değil mi hala sadece ben sikecegim seni değil mi artık.

Halam- Kapat çeneni hasan boşal artık.

Ben- İtiraf et. Altımda mutlusun işte hala.

Halam yoldan çıkmıştı yine…

Halam- sik hasan beni sık. Sok amıma o yarağını. Orospun oldum zaten, karın yap beni.

Ben- Ha şöyle hala. Unut eniştemi artık ben varım.

Halam- Sik halasının bir tanesi sik. Boşal içime. Ohhh tokatla götümü.

Daha fazla bu sözlere dayanamadım ve hayvan gibi abanarak içine boşaldım. 10 dakika üstünde harektsiz kaldım. Daha sonra ayağa kalkıp üzerimizi giyindik.

Ben- Bundan sonra benimsin hala. Vicdanmış, günahımış bunları kenara at.

Halam- Tamam Hasan artık geri dönüşü yok zaten. Bir kere yaptık. Ne olacaksa olsun ama dikkatli olmamız lazım.

Ben- Sen bana bırak, daha fazla gecikmeden gidelim hadi…

Beraber eve doğru yola çıkmıştık. Keyfim yerindeydi. O da artık alışma sürecindeydi. Yeni bir sezonda yeni bir döneme girmiştim..

← Önceki Hikaye
DAĞ EVİNE SÜRGÜN 6
Sonraki Hikaye →
DAĞ EVİNE SÜRGÜN 8
Yeni bir hikaye mi arıyorsun?

Yorum Yap

Yorumlar