Akşam olmuştu. Sahibeme kavuşmama az kalmıştı. Evden çıkarken annem iyice süslendiğimi fark etti.
A: Seansa değil düğüne gidiyor sanki, alt tarafı gidip ayak masajı yapacaksın.
Kahkahayı bastı. En azından bir önceki konuşmamız gibi ciddi değildi ama annem bile benle dalga geçmeye başlamıştı.
B: Ne abarttın anne ya gel sana da yapayım masaj(gülerek).
A: Aman istemez bugün yoruldu ellerin zaten daha dinlenememişsindir bile, şimdi 1 saat daha yaptırır.
B: Off anne tamam ilk seferinde güldüm de abartma, söz masaj falan isterse yapmayacağım bugün çok yorduğunu falan söylerim, rahatladın mı?
A: İyi bakalım inşallah. Şaka yapıyorum oğlum git tabii seansa faydalı oluyosa ne güzel. Ama cidden kendini kullandırma, hayır demeyi de bil insanlara.
B: Tamaaaaaam.
Evden çıkıp Mehtap’ın evinin yolunu tuttum. Bugün bana neler yapacağını düşünerek heyecanlanıyordum. Ekstra hiçbir şey yapmasa bile ayaklarının altında olmak benim için yeterliydi.
Kapısını çaldım. İçeri davet etti. Bu sefer sıkı bir tayt ve üstüne crop giymişti. Şaşırdım. Genelde kraliyet ailesindenmişcesine asil elbiseler giyerdi.
M: Geç bakalım içeri evladım prosedürü öğrendin artık soyunmaya başla.
Dediğini yaptım. Çırılçıplak beklemeye başladım. Elinde oldukça küçük saydam bir kapla geldi. Kabı bana verdi. Koltuğuna oturarak ayaklarını uzattı.
M: En son ne zaman boşaldın bakalım.
B: Dün gece sizle oynadıktan sonra sahibem.
M: Hmm 1 gün bile olmadı yani. Ayaklarım senindir, minik pipini değdirmemek şartıyla ağzınla istediğini yapabilirsin. Kokla öp yala serbestsin. Bir yandan sikini sıvazlayacaksın. Şu kaba boşalmanı istiyorum.
Bu istek beni şaşırtmıştı. Şimdiye kadar tamamen ayağının etrafında dönen oyunlarımız genişlemeye başlamıştı, ilk defa karşısında boşalmama izin vermişti.
Derhal ayaklarına yumuldum önce bir güzel koklayıp sonra yumuşacık tabanlarını yaladım. Ara ara aferin köpeğime diyerek başımı okşuyordu. Bu beni inanılmaz azdırıyordu. Parmaklarını tek tek emmeye başladığımda boşalmaya iyice yaklaşmıştım. Toplamda 2 3 dakka sürenin sonunda kaba boşaldım. Gülmeye başladı.
M: Hem pipin küçük, hem bazı durumlarda kalkmıyor, hem de erken boşalıyorsun demek ahahaha.
İçine boşaldığım kabı aldı. Hassas tartıya koyup ağırlığını ölçtü.
M: Bak, yaklaşık bir günde bu kadar boşalıyorsun. Bundan sonra benimle olmadığın zamanlarda boşalmak sana yasak. Ertesi gün geldiğinde bundan daha az olursa seninle işim biter duydun mu beni.
Bu tehdit beni fazlasıyla korkutmuştu. Şuanda boşaldığım için rahattım ama bugünün geri kalanında beni kullanmaya devam ederse eve gidip boşalamamak çok kötü olacaktı.
B: Evet sahibem nasıl uygun görürse.
M: Güzel koltuğa sırt üstü uzan bakalım.
Dediği gibi yattım, üstüme çıktı. Bir anda götünü yüzüme koymuştu. Boşalma sonrası tamamen sönen penisim tekrardan kalkmak için çırpınıyordu. Yüzümden kalkıp boynuma oturdu. Nefes almak benim için çok zorlaşmıştı. Üstümdeyken ağzımı açtırıp tükürdü. Yutmamı emretti ve boynumdan kalkarak tekrardan götünü burnuma koydu. Yavaş hareketlerle yüzüme sürtünüyordu. Sonra ters dönerek tekrar yüzüme oturdu.
M: İyice kokla bakalım sahibenin götünü ahahaha. Ayak koklamak da bir yere kadar değil mi.
Sesim çıkmadığı için belli belirsiz seslerle onaylayarak memnuniyetini belirttim. Çömelme halini bırakıp sırtını koltuğa yasladı. Yüzüme otururken ayaklarını vücudum boyunca uzattı. Topukları taşaklarıma değiyordu.
M: Sahiben ezsin mi minik solucanını ve toplarını hee ahahaha
Nefes almak iyice güçleşmişti bir an için bile götünü yüzümden kaldırmamıştı. Dayanamayacak duruma gelip ellerimle kalçasının kenarına tap out anlamında dokundum. Bir kaç saniyeliğine götünü hafifçe kaldırdığında derin bir nefes aldım. Sonra tekrardan tüm ağırlığını üstüme verdi. Elleriyle bileklerimi tutup kolumu kaldırdı ve beni yukarı çekti. Kendi ağırlığı yetmezmiş gibi bir de kuvvet uygulayarak yüzümü iyice götüyle birleştiriyordu. Sönen penisim sonunda şahlandı.
M: Bak bak ne kadar sert olursam minik solucanın o kadar hoşuna gidiyor demek ahaha.
Eliyle taşşaklarımı kavradı, hafifçe ayaklarıma doğru çekti. Penisim de o yöne doğru çekiliyordu. Normalde sertleşmekten dolayı karnıma yatıkken, taşaklarımı çekmesiyle penisim karnımla dik konuma gelmişti. Diğer eliyle penisime tokat attı.
M: Ama bu küçük solucan bugünlük boşalma limitini doldurdu. Eğer boşalırsan sonuçları hiç iyi olmaz.
Sonunda yüzümden kalktı ve tekrardan yüzüme dönerek göğsüme oturdu. Bir kere daha ağzıma tükürdü, yuttuğumdan emin olduktan sonra elini ağzıma soktu. İki parmağını boğazıma doğru ilerletti. Öğürünce elini ağzımdan çekti. Tükürükten ıpıslak olmuş eliyle gülerek tokat attı ve çenemi sıkarken;
M: Senin vücudun artık komple bana ait. İstediğim her şeyi yaparım sana duydun mu beni?
Zarifçe elini ağzıma doğru uzattı. Hafif öpücükler kondurmamı istediğini anladım. İlk öpücüğü kondurduğum an ani bir şekilde tokat attı. Sonra aynı şekilde yavaşça elini ağzıma tutup öptürdü. Peşine yine tokat. Bunu 4 5 defa tekrarladı. İnanılmaz haz alıyordum. Taşşaklarım patlayacak gibiydi. Boşalmam için en ufak bir dokunuş yeterli olurdu. Bunu pekala bildiği için bir daha penisime dokunmadı. Göğsümden kalktı.
M: Bugünlük seninle eğlencem bu kadar. Sakın eve gidince boşalayım deme yarın tekrar ölçeceğimi unutma. Kalk, lavaboya git toparlan ağzın yüzün dağılmış ahahaha.
Lavaboya vardım. Aynadaki görüntüme baktım.Yüzüm kendi salyalarımla kaplıydı, saçım başım dağınık, yüzümde hafif tokat izleri vardı. Elimi yüzümü yıkayıp saçıma şekil vermeye çalıştım. Tokat izlerine bahane bulsam iyi olacaktı. Annemin fark etmesi hiç iyi olmazdı.
En kötüsü ise dimdik olan penisim boşalmak için can atıyordu. Ama yarın buraya gelene kadar boşalmak bana yasaklanmıştı. Koltuğunda oturan Mehtap’a aşkla uzun uzun bakıp iyi geceler dileyerek evinden çıktım.