YURT ÇOCUĞU Serisi - Toplam 12 bölüm

YURT ÇOCUĞU 6

← Ana Sayfaya Dön ← Geri Dön
📌 ENSEST

Cebimdeki para beni korkutmuştu. Kendimi fazla riske atıyordum, ama merakım korkumu bastırdı. Eve gidip derin bir uyku çektim. Uyandığımda saat henüz öğleni bulmamıştı.

Hazırlandım, ayakta bir şeyler atıştırdım. Evden çıkarken Neslihan Hanım geliyordu. Göz göze geldik. Sinsi bir gülümseme attı, ben memnun bir tavır takındım. Yanından geçip gittim.

Aceleyle otobüse bindim, tarif edilen parka gittim. Ne yapacağımı bilmiyordum. Kadın mı, erkek mi, yoksa beni kaçıracaklar mıydı? Hiçbir fikrim yoktu. Kahve alıp rastgele bir banka oturdum.

Bir süre sonra yanıma bir kız oturdu. Önemsemedim, ama o lafa girdi.

Kız- Beni hatırlamıyorsun, değil mi?

Ben- Pardon, hatırlayamadım, siz kimsiniz?

Kız- Lokalde çalışan garson kızım. Müdürün odasına gittiğini, adisyon kutusunu fark ettiğini ve o sayede özel etkinliğe katıldığını biliyorum.

Ben- Paraya yazıyı sen mi yazdın?

Kız- Evet, aynı zamanda orada görevliydim. Malikaneye geldiğinde seni odaya sokan, sonra salonu gösteren bendim.

Ben- Neden buluşmak istedin?

Birbirimizle konuşuyorduk, ama bankın köşelerinde oturuyor, birbirimize bakmıyorduk.

Kız- Önemli şeyler anlatacağım, ama bir şartım var.

Ben- Nedir?

Kız- Bugün ilk ve son buluşmamız. Bundan sonra beni arama, sorma, peşime düşme. Sana ancak bu kadar yardım edebilirim.

Ben- Söz veriyorum. Şimdi, nedir bu önemli şeyler, anlat.

Kız- Seninle aynı yurtta büyüdüm, seni tanıyorum, ama sen beni tanımazsın, çünkü benden büyüğüm. Canan kaltağı bana da zulmetti. Sonra bir aile koruyucum oldu, ama hayatım istediğim gibi gitmedi. Kapana kısıldım.

Ben- Neden kapana? Ne oldu?

Kız- Uzun hikâye. Konuya dönersek… Müdür sandığın kadar masum değil. Kudret Bey’le çok sıkı fıkı, senin koruyucu ailendeki Kudret.

Ben- Geveleme, ne biliyorsan direkt anlat.

Kız- Müdür lokale gelen çocuksuz çiftleri buluyor. Canan’a söylüyor, Canan da Cemre aracılığıyla onlarla iletişime geçiyor. Gelecek vaat eden çocukları öneriyor ya da onların işine yarayacak çocukları… Benim gibi.

Ben- Senin gibi derken?

Kız- Müdür benim koruyucu ailemdi. Sonra beni buraya getirdi. Konuşmaya hazır değilim, lütfen kapatalım.

Ben- Devam et.

Kız- Devam edecek bir şey yok. Canan komisyon alıyor, lokale tek kuruş vermiyor, her şeyi müdür karşılıyor. Bunları gün yüzüne çıkaracak gücüm yok. Ama duydum ki Haluk Bey’le aran iyiymiş, bunları ortaya çıkarabilirsin. Umut olabilirsin.

Ben- Teşekkür ederim, elimden geleni yapacağım. Başka bir şey var mı?

Kız- Hayır. Başarırsan bir gün hikâyemi anlatırım. Umarım başarırsın.

Sözleri biter bitmez ayağa kalktı, hızlı adımlarla parktan uzaklaştı. Bir karar vermeliydim. Hemen Haluk Bey’i aradım, ıssız bir yerde buluşmak istediğimi söyledim. Yeri kararlaştırırken Ali ve Hüseyin aklıma geldi. Onların hikâyeleri neydi?

Aradım, dertleştik. Laf arasında eski koruyucu ailelerinden bahsettim. Hepsi ipsiz sapsız insanlardı. Onları dilendirmiş, torbacılık yaptırıp kolay para kazanmalarını sağlamıştı.

Resmen bir şebekeydi. Başarılı olmasaydım ya da uyumsuz olsaydım başıma neler gelirdi? Aklım almıyordu. Direkten dönmüştüm. Canan Hoca figüran gibiydi, ama başroldeydi. Her şeyin başında Kudret vardı.

Öğleden sonra Haluk Bey’le buluştum.

Haluk- Ne oldu Aslan, yeni şeyler mi öğrendin?

Ben- Evet, Haluk Bey, anlatacaklarım ağır gelebilir. Lütfen sakin olun, dinleyin.

Haluk- Endişelendiriyorsun beni. Anlat.

Ben- Dün gece bir seks partisine davetsiz katıldım. Özel bir kart ve imza ile…

Haluk- Zenginlerin seks partisine mi? Nasıl, o kartı bulman imkânsız!

Ben- Sizin lokalın müdürü sayesinde.

Haluk- Anlamıyorum. Tane tane anlat.

Lokalde geçirdiğim vakitleri, Canan Hoca ve Cemre Hanım’ı anlattım. Adisyonun dikkatimi çektiğini ve peşine düşüşümü…

Haluk- Peki, Cemre orada mıydı?

Ben- Üzgünüm Haluk Bey, evet. Fark etmemiştim, ama onunla cinsel ilişkiye girdim, özür dilerim.

Yıkılmıştı. Kendi kendine söyleniyor, öfkeliydi, ama bana anlayışlıydı.

Haluk- Nasıl olur? Sen karımla seviştin, herkes sevişti… Neden yaptı bunu?

Kudret’le sevişmesini, neler konuştuklarını anlattım. Parktaki konuşmayı da detaylarıyla aktardım. Şok olmuştu, tansiyonu fırladı. Koruması dilaltı hapını verdi. On beş dakika sessizce oturduk. Bedbahttı.

Ben- Üzgünüm, ama bazı şeyleri açıkça konuşmalıyız.

Haluk- Başka ne gerçeği kaldı? Çevremde neler oluyor?

Ben- Annem ve babamın ölümü kaza değil. Neslihan Hanım ve Kudret Bey’i konuşurken duydum, suikast. Cemre, Kudret’le iş birliği içinde. Sizin şöhretinizi ve paranızı kullanıp belediye başkanı olmak istiyor. Sizi muhtemelen öldürmek için. Müfettişi o görevlendirdi. Tesisinize adam soktu. Batuhan’ı, müdürü o alet etti. Derin bir suç ağının içindeyiz.

Haluk- Ne yapacağım, kime güveneceğim? Kime ne yaptım? Cemre, onu sevmiştim.

Ben- Belki o da planın parçasıydı. Evliliği de Kudret’in oyunu olabilir.

Haluk- Onları evden kovacağım, beş parasız bırakacağım!

Ben- Bilgimiz olmadan bir şey yapamayız, fevri olmayın.

Haluk- Haklısın, artık bu oyunu oynayacağım. İlk hamlemi biliyorum.

Ben- Planınız nedir?

Haluk- Müfettişin dosyalarını inceledim, anlamamıştım, ama şimdi anladım. Canan’ın aldığı paralar, akladıkları, her şey ortada.

Haluk- Seninle tanıştığımız dernek yemeğini unutma. Canan orada gönüllü. Ama yurda kesilmiş faturalar var, senin kaldığın dönemde. Öyle paralar ki üç yurt yaparım.

Ben- Harika, onu hapse attırabiliriz, ama diğerleri fark ederse?

Haluk- Haklısın, Canan cebimizde. İstediğimiz an mahvederiz. Aslan, Canan nasıl biri?

Ben- Paragöz, bencil. Zenginlerse dostu, çulsuzlara bakmaz. Korkak bir kadın.

Haluk- Kullanabilir miyiz?

Ben- Zaaflarını yıllardır biliyorum.

Haluk- Harika, yurda git, gerekeni yap. Sana güveniyorum. Kudret’in en güvendiklerini yanımıza alıp onları yok edeceğiz.

Haluk eskort arabasını verdi. Yurda gittim, elimde belgeler. Bahçeye adım atar atmaz geçmişim aklıma geldi. Özlem ve nefret içindeydim. Binaya girip Canan Hoca’nın ofisine gittim. Kapıyı çaldım, “Gir” dedi. İçeri girince şok oldu, ama taviz vermiyordu. Arkamı dönüp kapıyı kilitledim.

Canan- Buraya gelemezsin! Şikâyet edeceğim, kuralları biliyorsun.

Masasına yaklaştım, telefonunu elinden alıp kapattım. Sandalyesinin arkasına geçtim.

Ben- Şşş, sakin ol. Bunun için gelmedim, hocam. Özlemedin mi? Niye tam oturmuyorsun, götünde plug mu var?

Canan- Kes sesini, defol! Avazım çıktığı kadar bağırırım!

Eğilip yaklaştım, nefesimi hissediyordu. Kulağını emiyordum.

Ben- Sakin ol dedim. Dün keyfin yerindeydi, yaramaz kız. Cezalandırılmak istiyordun. İşte, seni cezalandırmaya geldim.

Dosyayı masaya attım.

Canan- Nedir bu? Ne yapmaya çalışıyorsun, piç! Kulağımı bırak!

Ben- Aç, oku. Sana yazılmış bir ceza.

Okumaya başladı. Öyle azmıştım ki, ofisinde sikmek istiyordum. Dosyaları okurken memelerini elliyordum. O beni itmeye çalışıyor, dosyaları inceliyordu.

Bir süre sonra anladı, “Eyvah” dedi.

Ben- Anladın, hocam. Şimdi neler olacak, konuşalım.

Sandalyenin karşısına geçip masaya dayandım.

Canan- Hayır, bunu yapamazsın! Bunlar sahte, iftira!

Ben- Hahaha, iftira mı? Orijinalleri polise verince öyle söylersin.

Kapıya yürüdüm, sikim hâlâ kalkıktı. Arkamdan “Dur, gitme, ne istiyorsun?” dedi.

Dönüp yanına yaklaştım.

Ben- Kimle çalıştığını, ne zamandır yaptığını ve dün geceki seksimizden memnun olup olmadığını öğrenmek istiyorum.

Canan- Söyleyemem, öldürürler beni! Makamımı, hayatımı alırlar.

Ben- Eksik cevap, son soruya yanıt almadım.

Çenesinden tutup çevirdim.

Canan- Evet, orospu çocuğu, keyif aldım.

Ben- Küfür hoş değil. Bana güvenmezsen ya ben ya da onlar yapar. Aynı şey.

Canan- Haluk Bey her şeyi biliyor, değil mi? Baba-oğul takıldığınız doğruymuş.

Ben- Kim bu şehirde Haluk Bey kadar güçlü? Bizim tarafına geç. Doğru yaparsan geçmişin unutulacak, söz veriyorum. Yoksa sonun iyi olmaz.

Canan- Pekâlâ, her şeyi anlatacağım. Ama başıma bir şey gelmeyecek, söz ver.

Ben- Söz veriyorum.

Yıllardır yaptıklarını anlattı. Beni seçmesi, ailemin başına gelenler, aldığı komisyonlar… Kudret’le yıllardır kurduğu ortaklık, hedefleri. Müfettiş, Cemre’nin Haluk’la evliliği… Hepsi Kudret’in yüzündendi.

Ben- Sana güvenmiyorum, ama beni satsan da bize bir şey olmaz. Yanan sen ve Kudret olur. Arkamdan iş çevirme, benden haber bekle. Ne istersem yapacaksın. Sonunda, istediğimde kaybolacaksın.

Canan- Tamam, yemin ederim. Ne istersen söylerim.

Çenesini tutup dudaklarını öptüm, memelerini okşadım.

Ben- Dün gece harikaydı. Hocamı sikmek, cezalandırmak mükemmeldi.

Canan- Ohh… Yurttayız, biri girer, yakalanırız.

Ben- Hayır demiyorsun, bakıyorum. Kapıyı kilitledim. Korkma, yalnızız.

Canan- Off, zaafımdan vuruyorsun. Dur, gitmen gerek.

Ben- Hocam, seni cezalandırmadan gidemem. Yat şu masaya, yaramaz kız.

Masaya domalttım. Masasının altında her zamanki bir metrelik cetvel vardı. Elimde, üzerinde. Gri keten takım giymişti: etek, ceket, içinde beyaz gömlek. Eteğin fermuarını indirdim. Dantelli iç çamaşırı vardı. Mücadele etmiyor, cezalandırılmak istiyordu. Cetvelle poposuna vurmaya başladım.

Ben- Yaramazlık yapacağım bir daha mı?

Her vuruşta soruyordum.

Canan- Ahh, hayır, yapmayacağım.

Sadece cetvelle vurmam, külotunu sırılsıklam etmişti. Keyif alıyordu. Sikimi çıkardım, külotunu yana çekip amına soktum.

Canan- Ahh, adamım, off, çok güzel sok.

Kadın BDSM kölesiydi. Saçını çekip domalmış halde sikiyordum. Pozisyon değiştirdim, kendine çevirdim. Gömleğini yırttım, düğmeler koptu. Memeleri karşımdaydı. Ellerinden tutup amına soktum. Göz göze bakıyorduk, ara sıra yüzüne tokat atıyordum. Keyif alıyordu. Bir süre daha sikip içine boşaldım.

Canan- Başımıza ne olacak bilmiyorum, ama senle seks yapmayı sürdüreceğim.

Ben- Başın ne olursa olsun, o amını sikimle dolduracağım.

Hocam dedikçe azıyordu. Aklımda hâlâ sorular vardı, ama zamanla alacağım. Bir şey için bekleyemezdim.

Ben- Son bir şey merak ediyorum. Cemre ve Batuhan nerede bu işin? Kudret’e neden destek verdiler? Cemre istediği zaman aldatabilirdi, Haluk ruhu duymazdı. Batuhan, desem, her şeyi buydu, neden düşkündü bu adama?

Canan- Doğru sorular soruyorsun. Batuhan kıskanç bir psikopat. Küçüklükten beri hayata uyum sağlayamadı. Cemre’nin esiri, Kudret’le sıkı arkadaşlar. Cemre Batuhan’a çok düşkün, kimi de Cemre’ye… Hatta fazlası.

Ben- Fazlası derken?

Canan- Batuhan’la Cemre ilişki yaşıyormuş. Cemre onun esiri. Bunu Kudret’e anlatmışlar. Kudret şantaj yapıyor. Bir anlamda Cemre resmen esir, ne derse yapıyor. Parası da kalsa, her şey onun için.

Ben- Vay amına koyayım. Sende ne sır var hocam.

Canan- Öff… Deme artık, hadi git.

Yanıma yaklaştı, beni öptü. Üstümü toparladım, odadan ayrıldım. Durumu Haluk Bey’e anlattım. Çok sevindi, bir sonraki hamle için plan yapmaya başladık.

Planları tartarken eve döndüm. Kafam biraz rahattı, hatta kendimi iyi hissediyordum. Hem Canan’la konuşmuş, hem de elimizi güçlendirmiştik. Onun koruması altındaydık.

Yukarı çıktığımda Neslihan’ı gördüm. Onu odada yakalamam gerekiyordu. Okuldan gelmiş, odasına geçmişti. Dinlemeye çalıştım, kapıya yaklaştım. Neslihan birine söyleniyordu.

Neslihan- Ne diyorsun sen ya, ortada bir şey yok. Bana anlatıyorsun, doğru dürüst sevişemedik bile. Hâlâ yorgunum, bırak beni.

Kudret- Ne yapayım, yapıyorum. Ben karıyı istiyorum, sen misin?

Neslihan- Umurumda değil, istiyorum. Işığı kapat giderken. Ve lütfen gelme, bu gece olmaz.

Hızla kapıyı açıp içeri daldım. Neslihan şok oldu. Kudret telefonu kapatmıştı. Hemen üstüne yürüdüm. Tam gidecekken arkasından yakaladım, elimle ağzını kapattım.

Neslihan- Ne yapıyorsun, ne sanıyorsun! Kız mıyım yukarıda artık… Kocam var… Dokunma bana.

Yanına yaklaştım, yüzünü çevirdim, bornozunu çözdüm. İçinde hiçbir şey yoktu.

Ben- Seni istiyorum.

Neslihan- Her istediğini yapamam.

Dudaklarına yapıştım. İki elimle kalçalarını sıkıyordum. Memeleri morarmıştı. Dudaklarını bırakıp boynunu öpmeye başladım.

Ben- Kocan fark edecek bu izleri.

Neslihan- Sikmiyor doğru düzgün. İki gün siktirmem, fark etmez.

Ben- Hâlâ kocana sadıksın, değil mi? Ama geçen gece olanlar…

Neslihan- Sus, konuşma. Kocama sadığım. Sadece sikmiyor. Hasta biraz, yoksa yapmazdım.

Ben- Kocanın hasta halini gördüm o gece.

Neslihan- Ne diyorsun, kocam orada değildi!

Ben- Oradaydı, Cemre’yi sikiyordu. Beni tanımadılar, ben de siktim. Aralarında anlaştılar, sonra sikişecekler. Birbirlerini tanıyorlardı. Uzun zamandır sikişiyorlarmış.

Neslihan- Orospu çocuğu, o yüzden sikmiyor beni! Her şeyimi verdim ona, aldatıyor demek! Mahvedeceğim onu.

Ben- Psikopat bir adam. Sakin ol, başına bir şey gelmesini istemiyorum.

Neslihan- Sessiz mi kalacağım?

Ben- Hayır, şu anda yaptığını yapacaksın. Sadece benim olacaksın, ona siktirmeyeceksin. O kadınlar, sen siktirmezsen delirir.

Neslihan- Haklısın. Bu saatten sonra amımı göremeyecek.

Tekrar öpmeye başladı. Yatağa attı, üstüme çıktı. Deli gibi sikimin üstünde zıplıyordu.

Neslihan- Sik, Aslanım, sik, kocam sensin. Ne istersen yaparım, yemin ederim.

Ben- Nerede istersem sikeceğim seni.

Neslihan- Sik, yemin ederim, laf etmem. Yaraksız bırakma beni.

Bir süre seviştik, içine boşaldım. Dudaklarımı öptü, odadan ayrıldı.

Tam uyuyacağım sırada Haluk Bey mesaj attı.

Haluk- Planlarımızın farkındayım, ama bir süre olmayacağım. Uzun zamandır istediğim bir buluşma ayarlandı. Senin tavsiyen üzerine geliştirdiğimiz ilaç için bazı devlet başkanlarıyla buluşacağım. Kısıtlı sürem var, gitmek zorundayım. Evdeki ve tesislerdeki güvenliklere talimat verdim. İstediğin gibi eve girip çıkabilirsiniz. Görüşmek üzere.

← Önceki Hikaye
YURT ÇOCUĞU 5
Sonraki Hikaye →
YURT ÇOCUĞU 7
Yeni bir hikaye mi arıyorsun?

Yorum Yap

Yorumlar