← Ana Sayfaya Dön

YARAK YEMEDEN DURULMUYORMUŞ 2

📌 EŞ CİNSEL

Bir hafta önce pasajda öğlen ağzıma akıtıp akşam da götümü siken dükkan sahibinin yaptıklarını özlemeye başlamıştım. Bir kere tadını alınca yarak yemeden durulamayacağını hep duyardım, bunu yaşayarak öğrenmiş oldum. Daha fazla dayanamadım ve bir akşam dükkanlar kapanmaya yakın yine pasaja gittim. Baktım beni siken adam dükkandaydı yine. Ama direkt dükkana girmeye utanıyordum. Etrafta dolanmaya başladım. Onu görmemiş gibi yapıyordum. Neyse ki onun utanacak bir şeyi yoktu, beni gördü ve hemen dışarı çıkıp çağırdı. Gittim tabii. O gün de dükkanı kapadıktan sonra depoda beni becerdi. Dükkandan çıkıp eve gitmeden önce de bana telefonunu verdi.

Artık okuldan zaman bulunca önce arıyordum, gel derse gidip götümü siktiriyordum. Bu seanslar bana iyi geliyordu. Derslerim bile düzelmeye başlamıştı. Beni sikmediği pozisyon da kalmamıştı. Eğer evliyse, sanırım karısından daha çok beni beceriyordu. Her şey yolunda gidiyordu yani. O güne kadar...

Bir gün yine gittim. Dükkanın sahibi, "Hoşgeldin. Sen depoya geç geliyorum!" dedi. Geçtim, sabırsızlıktan soyunup onu beklemeye başladım. Birazdan kapı açıldı tanımadığım iki adam depoya girdi, kapıyı da kilitlediler. Bana bakıp sırıtıyorlardı. Ben küçücük külodumla çırılçıplak çekyatın üzerinde kalmıştım. Elbiselerimi giymeye çalışınca, birisi hemen benim elimden aldı onları. "Ne var, ne yok?" filan sohbete başladılar. Resmen benimle dalga geçiyorlardı. Bense korkudan altıma yapmak üzereydim. Kilitlenmiştim adeta, ne yapıcağımı bilemiyordum.

Birisi çok iri, diğeri ise orta boylu, tıknazdı. Tıknaz olan, "Senin için Mahmut'a para verdik, ona göre temiz muamele isteriz!" deyince neler olduğunu anlamıştım, ama çenemi bile kıpırdatamıyordum. Öylece kalakalmıştım ve titriyordum. Soyunmaya başladılar. Önlerinde sallanan iri yaraklarıyla yanıma gelip ağzıma yanaştılar. Ben başımı öne eğmiş bakmamaya çalışıyordum. "Hadi lan ibne sevsene şunları!" diye çıkıştı kısa boylu olan. Ben kıpırdayamıyordum ki.

Elini kaldırdı, tokat atacaktı. "Tamam abi ne olur vurma!" diye yalvarmaya başladım. "O zaman hadi görelim seni!" dedi. Kalın yılan gibi yarak suratımın hizasındaydı, elime aldım. Altını dilimle yalamaya başlamıştım ki boğazıma kadar soktu yarağını, kusacaktım nerdeyse. İri olan da öteki tarafıma geldi. Bir onunkini bir diğerininkini ağzıma alıyordum. Biri elimde biri ağzımda iki yarak biraz sonra beni kendimden geçirmişti. Artık çekingenliğim kalmamıştı.

Bu arada dükkan sahibinin adı da Mahmut'muş demek, aynı zamanda da pezevenkmiş. Öğrenmiş olduk. Mahmut'la yaparken aldığım zevki bunlarla da almaya başlamıştım ki, kapı tıkladı. Mahmut, "Benim, açın!" diyordu. Açtılar, o da içeri geldi. Soyunup bokseriyle bizi izlemeye başladı. Depoda üç tane iri yaraklı adam olmuştu şimdi. Kısa boylu olan artık arkamı okşamaya başlamış ve deliğimi yoklayamaya hazırlanıyordu. Uzun boylu Çekyata oturdu, beni önünde domaltıp ağzıma verdi...

Az sonra götüme kılıç saplandı zannettim. Kısa boylunun yarağı o kadar sertti ki, bir saplayışta dibini buldu. Ben can acısıyla öne atılınca bu defa iri adamın yarağı boğazıma kadar girdi. Aralarında ufacık kalmış, sıkışmıştım. Arkadakinin elleri belimi sımsıkı tutuyor, ağzıma veren de kafamı mengene gibi sıkıyordu. Ağzımdaki koca şeyi çıkaramadığımdan konuşamıyordum da. Biri götüme biri ağzıma dipleyip duruyorlardı. Gözümden yaşlar akmaya başladı...

Ne kadar zaman geçti bilmiyorum, ama artık acayip zevk almaya başlamıştım. Arkamdaki adam çok hızlanmıştı. Benim de pipimde zevk suları belirmişti. İyice kökleyip durdu, geliyordu anlaşılan. Kısa boylu olan arkamdan çıkınca iri adam ağzımdan çıkarıp arkama geçti. Mahmut da gelip Çekyata oturdu ve ağzıma verdi. İri adam da götüme girdi. Yarağı diğerlerinden biraz daha kalındı. Girerken zorluyordu, ama benim arkam buna alıştığından zorlanmadan ayrı bir zevk alıyordum. İçime hepsini soktuğunda eğilip pipime baktım, yere kadar zevk suyum uzanıyordu. Ellesem gelecektim, ama daha gelmemiş iki adam vardı, beklemem lazımdı...

Sokup çıkardıkça dap dar götümden acayip zevk aldığı belli oluyordu adamın. Deliğim yarağını tam kavramıştı. Bu nedenle sanırım ancak yavaş tempoda sokup çıkarabiliyordu. Derken, "Iğmmm!" deyip götümden çıktı, o ana kadar konuşmayan adam, "Al lan ağzına çabuk!" deyip oturdu Mahmut'un yanına. Hemen aldım. Bu defa Mahmut arkama geçti. Göt deliğim genişlemişti, Mahmut'unki çıkan yarak kadar kalın olmadığından hızla girip çıkıyordu...

10 dakika sonra Mahmut da dipleyip durdu, içime geldiğini anladım. İri adamın yarağını öyle vantuzladım ki, ağzıma fışkırmaya başladı. Boşalırken de, "Orospu çocuğu, ananı sikeyim!" diye küfürler etmeye başladı. Mahmut, "Yut hepsini, Çekyat kirlenmesin sakın!" dedi. Yuttum. Yarağında, taşaklarında, karnında kalanları da ağzımla temizletti iri adam. O arada ben de yere fışkırmışım zevkten. Neyse ki benimki o kadar fazla gelmiyordu, Mahmut görmedi...

Bu kadar kısa sürede üç yarak yemek, hele de iri adamınkinin kalınlığı düşünülünce dağılmıştım resmen. Ben kalkıp giyindim. Mahmut'la diğer kısa boylu adam da giyindi. Ama iri adam kendinden geçmişti. Sarhoş olmuş gibi çökmüş kalmıştı Çekyata. Mahmut, "Hadi Ahmet abi çıkalım artık, oğlan perişan oldu!" dedi. "Siz gidin lan puştlar, ben bu parçayı bir postayla bırakır mıyım!" demez mi! Anladığım kadarıyla ondan korkuyorlardı. Hemen kapıya yöneldiler.

Ben de onların arkasından çıkıyordum ki, Ahmet dedikleri adam kolumdan tutup çekti beni ve Çekyata fırlattı. Kapıyı gidenlerin arkasından kilitleyip önünde sallanan yarağı ile gelip yanıma oturdu. "Tatlım benim, bırakır mıyım, daha sevişeceğiz senle, onların yanında öpemedim, soyun hadi!" dedi ve soyunmam için beni kaldırdı. Kendisi de kalkıp Çekyatı iyice açtı.

Işığı söndürüp beni yatırdı, kendisi de yanıma yattı. Benim üstüme çıkıp öpmeye başladı, dili kocamandı her şeyi gibi. Ağzımı siker gibi öpüyordu. Bıyıkları sakalları çivi gibi batıyordu her yerime, ama zevk de veriyordu. Sonra domaltıp, o kadar yarak yemiş ve döllenmiş deliğimi incelemeye başladı. Götümün yanaklarını öpüp ısırıyordu. Götümün yanaklarına batan sert bıyık ve sakalları sikilmek kadar zevkliydi. Bu işte çok tecrübeli olduğu belliydi. Beni sikmekten sanki diğerlerine göre daha çok zevk alıyor gibiydi.

"Senin gibi parlak oğlanı ne zamandır düşüremiyordum, bundan sonra sadece bana siktireceksin, ona göre!" dedi hırlayan sesiyle. Mahmut'lara küfür edip kovduğuna ve onlar da bir şey diyemediklerine göre korkulması gereken biriydi sanırım. Şimdi bu adam ne derse onu yapacağım gibi görünüyordu. Bu işlere devam etmek istiyorsam da hep onun dediğini yapmam gerekecekti. Bu biraz canımı sıkıyordu. Telefon numaram dışında hiçbir kişisel bilgimi vermemiştim Mahmut'a. Siktirip gitsem bulamazlardı beni.

İri adamın adı da Ahmet'miş. Mahmut'tan da bunu öğrendik. Ahmet yatıp, "Hadi al ağzına!" diye beni aşağı itti. Karanlık olması da daha iyiydi, utanç filan hiçbir şey duymuyordum. Tekrar iri yarak ağzımda büyümeye başladı. Sadece başını ve biraz altını alabiliyordum ağzıma. Bu sefer geç geleceği belliydi ve götümü epey zorlayacaktı.

Yarağı tam dikleşince bileğimi yanına tuttum. Bileğimden bile kalındı. Beni önüne çekip ve arkama yan yatıp yavaşça zorlamaya başladı. Ağzımda tükürük kalmamıştı elimle götüme sürmekten. Ama girmiyordu. Sanırım üç yarağı yiyince önce genişlemiş, şimdi de büzüşmüştü deliğim. Ahmet kendi eline okkalı bir tükürük alıp deliğime sürerken orta parmağını soktu içime. Adamın parmağa benim pipim kadardı.

Tekrar dayıp itince flop diye girdi iri yarağın başı. İçimdeki doluluk enfesti. Arkadan beni sardı. Ensemi, omuzbaşımı öpüyor, yüzümü kendine çevirip dudaklarımı öpüyor, yavaşça uzun ve kalın yılanı içime sokup çıkarıyordu. Zevkten acayip sesler çıkarıyordum. Kendimi kadın gibi hissediyordum. Ahmet zevke geldiğimi anlayınca, "Dediğimi unutma, bundan sonra kocan benim!" dedi ve hoyratça soktu içime. Birden dipleyince çok acıdı. Demek istese hızlı da sokabiliyordu, ama canım yanmasın diye yavaşça girip çıkmıştı biraz önce. Hem canım yandı, hem bunu öğrenmek hoşuma gitti.

Ben de onun dudağını hafifçe ısırıp, "Tamam kocacığım, karınım artık senin!" dedim. Bunu nasıl dedim hiç bilmiyorum, ama onun çok hoşuna gitti. Kalkıp bacaklarımı omzuna aldı ve öyle köklemeye başladı. Koca taşakları popoma çarptıkça şaklama sesleri çıkıyordu. Deli gibiydi üstümde. Ben de ikinci kere gelecektim nerdeyse. O kadar güzel sikiyordu ki, benim suratımdan ne zaman hızlanacağını ne zaman yavaşlayıp beni öpeceğini sanki anlıyordu. Bu zevk beni delirtti ve hiç ellemeden yine gelmeye başladım.

Bunu anlayınca hemen içimden çıkıp tepeme dikildi. "Kocaman aç ağzını!" dedi. Böğürerek, ağzıma yüzüme kırbaç gibi döllerini attırmaya başladı. Bütün suratımı kapladı dölleri, gözlerimi bile açamıyordum. Ağzıma sokup son damlaları da emdirdi. Sonra yanıma yıkıldı. Çekyat kırılacaktı nerdeyse, o kadar iri ve ağır ki.

Epeyce göğsünde yatırdı beni. Sonunda nefeslerimiz düzeldi. Benim de titremelerim geçti. Gitmeden önce bana telefon numarasını verdi. Benden de istedi, ama vermedim. "Mutlaka ara!" dedi. Onun arkasından ben de giyinip çıktım depodan. Giderken dükkanda Mahmut'a bakmadım bile. Beni satması pek hoşuma gitmemişti, ama zevk almıştım :)

Yorum Yap

Yorumlar