Tüm itirazına rağmen külodunu da indirdim aşağıya. Amı hafif kıllıydı. Islak dilimi küçücük pembe am dudaklarına değdirdiğimde irkildi. Amını yalamaya başladığımda, Fidan gözlerini kapamış, dudaklarını ısrarak, kafasını sağa sola savuruyordu. Evet hiç şüphesiz, bizim bakire hala kızının amı ilk defa yalanıyordu. Ben de amını deli gibi yalıyordum. Dilimi amının deliğine sokup çıkarıyordum, am dudaklarını dudaklarımın arasına hapsedip sündürüyordum, klitorisini dilliyordum. Ağzıma amının zevk sıvısı gelmeye başlamıştı bile. Klitorisini parmağımla uyarıp, aynı zamanda da amını yalamayı hızlandırdım. Fidan kasılmaya başlamıştı. Ellerini şimdi saçlarıma geçirmiş, kafamı amına bastırıyor ve kısık sesle inliyordu. Az sonra kasılması titremeye dönüştü ve sarsıla sarsıla orgazm oldu, boşaldı. Amının suları, ağzıma yüzüme bulaşmıştı.
Yalamayı bırakıp sakinleşmesini bekledim. Birkaç saniye sonra beni yukarı çekerek dudaklarımı öpmeye başladı. Fidan boşalmıştı, ama benim durumum berbattı. Yarağım öyle bir zonkluyordu ki, böyle giderse küloduma boşalacaktım. Dudaklarımı dudaklarından kurtarıp ayağa kalktım. Fidan'in meraklı bakışları eşliğinde bir çırpıda pantolonumu ve boxerımı indirdim dizime kadar. Fidan yine telaşlandı, "Ne yapacaksın?" diyerek hemen külodunu çekti yukarı, amını kapadı. "Korkma, kızlığına bir zarar vermeyeceğim, arkanı dön!" dedim. Büyümüş gözlerle, "Arkadan mı yapacaksın?" diye sordu busefer, yine telaşla. "Sen dön arkanı, birşey yapmayacağım, götüne sürteceğim sadece!" diyerek bunu zorla yüzüstü dönderdim.
Sonra da belinden tutup yatağın kenarına kadar çektim. Domalmış gibi yüzüstü yatıyordu şimdi, ayakları yere değiyordu. Pantolonu halen dizlerindeydi. Külodunun arkasını sıyrıdım aşağı, bembeyaz göt yanaklarını serbest kaldı. Yarağımı göt yanaklarının arasına yerleştirip, üzerine uzandım. Sikiyormuşum gibi, göt yanakları arasında yukarı aşağı kayıyordum. Amacım sürtünerek boşalmaktı. Ama son anda fikir değiştirip doğruldum, yarağımın başını göt deliğine denk getirip biraz yüklendim. Bastırıyordum, fakat giremiyordum daracık götüne. Girmeyim diye kendisini kasıyordu. Azıcık girer gibi olunca da çırpınmaya başlıyordu. Elimi uzatıp ağzını kapadım ve olanca gücümle yüklendim götüne. Şimdi olmuştu. Ama yarağım götüne girince, Fidan duyduğu acıdan elimi ısırdı.
Elimi ısırsada, çırpınsada, artık geri dönüş yoktu. Yarağım götüne girmişken sikmeden bırakmayacaktım Fidan'ın götünü. Tüm çırpınışlarına rağmen götünde gidip gelmeye başladım. Elimi ağzından çekmeden. Elimi çeksem, biliyordum kesin bağıracaktı. Daracık götü sımsıcaktı, yarağımı mengene gibi kıstırıyordu. Götüne sokup çıkarırken yarağım da acıyordu, yüzlerce iğne batırılmış gibi. Buna rağmen birkaç kez çok seri şekilde pompaladım ve fazla dayanamadım, götünün içine boşaldım, oluk oluk. Müthiş rahatlamıştım boşalınca. Elim halen ağzını kapatıyordu, bağırmasın diye.
Elimi tekrar ısırınca, elimi çektim ağzından. Hemen bağırmaya başladı, "Hani birşey yapmayacaktın! Kalk üstümden!" diye. Anında ağzını tekrar kapadım elimle ve "Tamam, kalkıyorum, bağırma!" dedim. Yarağımı götünden çıkarırken de acı duyacaktı büyük bir olasılıkla. Ağzını sımsıkı tutarak yarağımı çektim çıkardım götünden. Ağzı kapalı olduğu için anlaşılmaz sesler çıkarıyordu. Eğildim, yanağına bir öpücük kondurdum ve "Seni seviyorum!" dedim. O sırada Zeynep kapının kolunu birkaç kere yokladı, kilitli olduğunu anlayınca da kapıya sertçe vurmaya başladı. Zeynep kapıyı açmak için zorlarken, biryandan da, "Açın kapıyı! Napıyorsunuz içerde? Fidan, iyi misin? Harun aç kapıyı!" diye bağırıyordu…