Ders bitiminde Ceylin’in yanına geldim. Sencer: Sen! Beni takip ediyorsun, açıklamakla uğraşamam. Bileğini çekerek götürecektim ki bir anlık direnç gösterdi* Ceylin:Gelmeyeceğim! Sencer:Ceylin! Sana fikrini sormadım! Ceylin:NEDEN GELECEK MİŞİM? SEVGİLİM VAR YA BENİM! ŞİMDİ Mİ GELDİ AKLINA BİR YERLERE GİTMEK???? Sencer:SALAK SALAK KONUŞMA! Tasman birini öldürsün mü istiyorsun? Ceylin biran duraksadı* şimdi ise başını eğerek beni takip ediyordu, ben bir on adım önden giderken o da usulca beni takip ediyordu. Hademenin eşyalarını koyduğu dolap gibi olan minik odaya girdik, hiç kimsenin bizi takip etmediğinden emin olduktan sonra. Kapıyı kitledim* Ceylin’e yaklaştım, duvarla benim aramda kalmıştı. Nefesi hızlanmış, istekli gözlerle bana bakıyordu. Saçlarını kulaklarının arkasına attım. Gözleri gözlerimden dudaklarıma kaymıştı, boynunu kavradım, bütün boynunu tek elimle boynunu tamamen kavrayabiliyordum, aslında amacım bu değildi ama istemsizce yaptım. Şah damarından kalp atışını çok rahat hissedebiliyordum ve oldukça hızlıydı. Herkese karşı bu kadar hırçın olan bir kadının, benim karşımda eriyip minik bir kediye dönmesi çok hoşuma gitmişti. Ceylin:Sencer… yutkunmasını avucumda hissettim*…Kolyemle ilgilenir misin? Derin bir nefes verdim kendimi kontrol etmeliydim* Tasmanın arka kapağını yüzüğümdeki mıknatıslı anahtarımla açtım ve içerdeki bilgisayardan dış koruma voltajını 4 den 6 ya çıkardım. Aylin’in dokunmasıyla yere çakıldıysa, Berk ve itlerini bayıltacak kadar güçlü olmalıydı. Ben gerekli olan şeyleri alana kadar bu Ceylin’i tehlikeden korur diye umuyordum, ayrıca tasmanın GPS ini de aktifleştirmiştim. Böylelikle Ceylin’in nerde olduğunu da böylece nereye gittiğini de görebilirdim. Tasmayla işimi bitirip geri çekildiğimde, Ceylin’in gözünden yaş süzülüyordu Sencer:Noldu? Ceylin:En azından bende kalsa olur mu? Takmasam da olur. Sencer:Neyi? anlamamıştım ve tek kaşım havada soru sorarcasına Ceylin’e bakıyordum. Ceylin:Kolye bende kalsa olur mu? Bana verilen benim için yapılan ilk şey bu.
Ceylin’in sözleri bana çok garip gelmişti, milyonlarca dolar bankasındadır muhtemelen… Ayrıca bu bir hediye bile değil bir işkence aletiydi.
Sencer:İyi de Ceylin baban sana sürekli bir şeyler alır? Ceylin:Hayır Sencer! Babam emreder, hizmetçiler emredileni alır, babam bana daha önce hiç bir şey hediye etmedi yani… Hediyeleri bile hizmetçiler seçer.. Babam beni tanımaz ki… bana verilen, benim için yapılan ilk şeyi vermek istemiyorum. Sencer:Ceylin tasma sende kalıyor, endişelenmene gerek yok. Sadece ayar yaptım eğer boynunu sıkıyorsa biraz da gevşetebilirim? Ceylin:Ya-yani bende mi kalıyor çıkarıp almayacak mısın? Sencer:Hayır ona çok uğraştım başkasına gitmesi üzücü olurdu şahsen, hem senden alsam bile evde özel kılıfında dururdu endişelenme yani, sende kalabilir sadece çok zorlama Aylin’in zorlamasından sonra hala içinde voltaj kalmış olabilir canını yakabilir. (Ya da seni kızartabilir ama bunu neden belirteyim ki) Ceylin sarılıp başını göğsüne bastırmıştı* Ceylin:Teşekkür ederim Sencer! Her şeye rağmen bana iyi davranıyorsun. Sencer:Ceylin.. okul çıkışı bana gel boşver Berk’i zaten sana it gibi davranıyor! Ceylin Buruk bir gülümsemeyle bana bakarak: Bana tasma takan sen değil miydin? .. Yapamam Sencer, kimse yokken o vardı! Onu seviyorum ve bugün kendisiyle gelirsem.. Belki o da beni sever… Demek konuşmakla olmayacaktı, Berk’in grupta konuştuklarını göstersem belki ikna olabilirdi… Ama kendimi de tehlikeye atmış olurdum. Mecbur Plan B yi devreye sokacaktım, bir şey demeden hemen o kabini terk edip, Ceylin’in arkamdan seslenmesini umursamadan okulun otoparkına ilerledim. Arabama binip süratle eve döndüm, evin garajına girdim benim metal işlerini yaptığım atolyem, depom, ayrıca arabamı tamir ettiğim ve arabamı koyduğum garajımdı. Oldukça işlevseldi. Babamın eşyalarının arasında daldım, babam paranoyak bir adamdı o yüzden sürekli bir kıyametin geleceğine inandığından, alabildiği her şeyi alır, gerekli olur diye de her şeyi stoklardı. BURDA BİR YERDE OLMALI! EVET! İŞTE BURADA! LÜTFEN ÇALIŞ! LÜTFEN ÇALIŞ! BZZZZT* evet çalışıyordu elimdeki elektro şok cihazına tüm neşemle sarıldım. Siyah hoodie mi giyip yüzüme maske taktım. Deri eldivenlerimi giydim, katlanır çelik jopu kemerime taktım. Berk’in telefonuna mesaj gelince benim de akıllı saatime bildirim gelmişti.
O salaklar grubundan birisi şu fikri sunmuştu:
Salak1:La Berk oğlum kızı direkt yatırıp siksek ya! bu afrodizyak çok pahalı! Berk:Oğlum mal mısın? Zaten parasını Aylin ödüyor! Salak2: Valla bizimki haklı, onun parasına da çökelim oruspu bize terör estiriyor zaten? Berk:Oğlum ya anlarsa? Salak1:Nerden anlayacak aq! İstediği videoyu onun eline ulaştırdğımız sürece detayına niye takılsın? Aynı anda girersek hangi kız olsa azar zaten. Berk:Mantıklı. Ama kolye mi choker mı ne sikimse! Ona dikkat edin! Gerçi ben hallederim sonuçta Ceylin’i ilk ben sikeceğim eheheh ne olursa olsun. Neyse hazırlanın ders bitmek üzere çıkıyoruz.
Hay sikeyim saatin bu kadar hızlı geçtiğini fark etmemiştim, elektro şoku bulana kadar baya vakit kaybetmiş olmalıydım. Hemen arabaya atladım, Ceylin’in tasmasındaki gpsi takip ediyordum. Şehrin dışına çıkmıştık, güneş batıyordu hala yoldaydık. Ben gpsi uzaktan takip ediyordum, farlarım da kapalıydı önümde bir araba vardı gps ise biraz daha önde gözüküyordu, yani önümdeki arabada salaklar en önde Berk ve Ceylin olmalıydı.
Bir süre daha takip ettikten sonra gps durmuştu. Arabayı biraz uzakta park edip, usulca ormanlık alanı yayan geçerek onlara yaklaştım. Ayakkabılarımın dışına yün çorap giymiştim böylelikle adım sesimi duymaları imkansıza iniyordu. Biraz daha ilerlediğimde Ceylin’in sesini duydum. Ceylin:Berk biraz sakin olur musun? Canımı acıtıyorsun! Berk Ceylin’in bileklerini sıkıca kavramış Ceylin’e yaklaşmaya çalışıyor, Ceylin de engellemeye çalışıyordu. Berk:Lan çıkart işte şu kolyeyi ne uğraştırıyorsun beni! Ceylin:Aşkım boynumda dursun, bir şeye engel değil ki! Bileklerimi bırakır mısın? Canımı yakıyorsun BERK! Berk: EEH YETER BE!!! Aniden Ceylin’in yüzüne vurmuştu* Ceylin AHHH diyerek yere düşmüştü, yüzünü tutuyor yerde ağlıyordu* Ceylin:DEFOL BERK! DEFOL GİT! BIRAK BENİ! İSTEMİYORUM! SENİ DE SEVGİLİLİĞİNİDE! BANA NASIL VURURSUN SEN YA!?? Berk:KES ORUSPU! YETER! BIKTIM SENDEN DE! TAVIRLARINDAN DA! Ceylin:Berk ne diyorsun sen? Ağlamaya devam ediyordu. Berk ıslık çaldığında iki salak çalıların arasından çıkmıştı* Ceylin:BERK BUNLAR NE GEZİYOR BURDA? BERK! Berk:Tutun lan şu oruspunun kollarından! İki salak yere çöken Ceylin’in kollarını iki yana ayırmış resmen çarmıha germiş gibi gergince tutuyorlardı * Sinirden dişlerimi o kadar fazla sıkıyordum ki dişimi kıracaktım* ama henüz değil, henüz değil, üçünü tek başıma alamazdım, alsam bile Ceylin zarar görebilirdi beklediğim an elbet gelecekti…
Berk tek hamleyle Ceylin’in gömleğini yırtmıştı, transparan sütyeni her şeyiyle göğüslerini gösteriyordu. Berk onu da indirdi ve iki göğüs ucunu da sıktı, Ceylin acıyla çığlık atıyordu.
Berk:NOLDU LAN! BİRAZ ÖNCE AŞKIM CİCİM DİYORDUN! NE GÜZEL ÇIĞLIK ATIYORSUN SEN ÖYLE ! HADİ BU ÇIĞLIĞINI KAYDEDELİM DE HERKES GÖRSÜN! Telefonunu çıkarıp Ceylin’i kaydetmeye başlamıştı
Ceylin:YALVARIRIM DUR! YARDIM EDİN! YARDIM EDİN! NOLUR BİRİSİ YARDIM ETSİNN!
Ceylin ağlıyor bağrıyor sesi yırtarak çığlıklar atıyordu*
Berk: Burda kimse yok Ceylin ve üçümüzün oruspusu olana kadar, seni bırakmaya da niyetimiz yok. Ceylin’in iki göğüsüne de tokat atmıştı*
Ceylin:Tamam! TAMAM! LÜTFEN ARTIK VURMAYIN! HER DEDİĞİNİZİ YAPARIM AMA CANIMI YAKMAYIN DAYANAMIYORUM..!
Ceylin için için ağlıyordu, iki salak kollarını bıraktığında yere sırt üstü yatmış gözlerini sıkı sıkı kapatıp ağlıyordu* “Nolur rüya olsun” “nolur rüya” olsun diye sayıklıyordu
hepsi soyunmaya başlamıştı Berk’te sikini çıkardığında herkesin yüzünde garip bir ifade olmuştu gerçekten minnacıktı*
Berk:Tek kelime edeni siker öldürürüm! ( bıçak olsa bile öldürmezdi ki amk o boyla)
ÖNCE ŞU SİKTİĞİMİN KOLYESİNİ ÇIKARACAĞIM! SONRA DA SENİ DÖVE DÖVE SİKECEĞİM ORUSPU!
Ceylin:Nolur bana istediğinizi yapın! ama kolyemi ellemeyin…
Berk Ceylin’in kolyesini almak için eğilmişti metali kavradı ve çektiğinde büyük bir ışık kümesi Ceylin ile Berk’in arasında parladı ve Berki 1 metre uzağa fırlattı. Berk bağıramamıştı bile. Yerde titriyor, uzuvlarını kontrolsüzce hareket ettiriyordu. Ceyline vurduğu elin avuç içi tamamen kızarmış durumdaydı ve duman çıkıyordu. Saçları dikelmiş, gözleri geriye doğru atmıştı. Berkin salakları koşarak Berk’in başına geldiklerinde, hemen çalıların arasından fırladım ve katlanır jopu tek seferde açıp sağdakinin dizinin arkasına vurdum. O diz çöktüğü anda, soldaki beni fark etti. Salladığı yumruktan sıyrılıp çenesine elektro şokla vurdum. Titreyerek yere düştü, diğeri dizlerinin üstünden kalkamadan, tam bir tur atarak momentumdan tam güç aldım ve çelik copla sırtına vurdum. Yerde kıvranırken elektroşoku hızla getirip boynuna vurdum. O da diğerleri gibi ezilmiş, böcekten farksız kontrolsüzce yerinde titriyordu. Hırsımı alamayıp her birine teker teker elektrik verdim, yerde titriyorlardı. Copu sıkıca kavradım. Berk yerde sayıklıyordu, kolumu sonuna kadar kaldırıp çenesine hızla savurdum, biraz kan ve diş parçaları yana doğru savrulurken Berk bilincini kaybetmişti. Ceren’in yanına gittim yerde cenin pozisyonunda yatmış başını korumaya almış dizlerini karnına çekmiş son gücüyle kendini sıkarak korumaya almıştı titriyordu ağlıyordu. Yanına gelip elimi sırtına koyduğumde daha da kasılmıştı* Sencer:Ceylin.. geçti kuzum geçti artık burdayım geçti güvendesin Ceylin: kolları arasından başını usulca kaldırmıştı şimdi yakından daha rahat görebiliyordum Berk’in tokatıyla dudağı patlamıştı ağlamaktan gözleri kıpkırmızı kesilmişti rengi sararıp solmuştu. beni görünce Tüm gücüyle bana sarılmıştı onu sarıp sarmaladım Ceylin:Sencer kurtar beni kurtar beni yalvarırım kurtar beni götür beni burdan bağırarak ağlamaya başlamıştı sakinleşene kadar ona sarıldım bu sırada başını öpüyor her şeyi geçtiğini güvende olduğunu söylüyordum
Ceylin: Bana tecavüz edeceklerdi Sencer! Belki beni öldüreceklerdi! Beni sevdi zannettim… Özür dilerim Sencer. Özür dilerim .. Özür dilerim… En başında seni dinlemeli, senin yanına gelmeliydim! Her şeyimle sana teslim olmalıydım!
Sencer:Şişş şşş! Geçti! geçti güzelim… Ben burdayım, kimse dokunamaz artık sana.
Ceylin:Nolur götür beni burdan!
Sencer:Götüreceğim, biliyorum çok kötü haldesin ama eğer şimdi dediğimi yapmazsan benim başım çok büyük belaya girecek, sonrasında hemen eve gideceğiz tamam mı?
Ceylin:TAMAM NE DERSEN YAPARIM!
Ceylin’e yapması gerekenleri söyledim ve gereken ayarlamaları yaptım. Ceylin telefonunun ön kamerasını açıp videoyu başlatmıştı hala ağlıyordu “BABA BEN BEN SANIRIM ONLARI ÖLDÜRDÜM NOLUR GEL ba-bana saldırdılar bana kötü şeyler yapacaklardı neyseki yanıma bunu aldım Şok tabancasını açıp cızırdatır şanslıydım baba! Şimdi Senceri aradım! Melisa ile yanıma geliyorlar. Beni burdan alacaklar, nolur bir şey yap! Öldülerse hapishaneye girmek istemiyorum. dedikten sonra ağlamaya tekrar başlamıştı. Videoyu babasına gönderdi böylelikle hem bu pisliklerle ben uğraşmayacak, hem de Sözerin dikkatini çekmeyecektim. Olayın kahramanı olmak, bütün gözleri üstüme çeker ve planlardan haberim olduğunu öğrenirlerdi. Berkin ve diğer 2 salağın telefonlarına root atıp, paramparça ettim. Böylelikle polis geldiğinde ikizleştirmeyi keşfedemiyeceklerdi, ayrıca Ceylin’in video ve fotoğrafları silinmiş olacaktı. Yalnızca Aylin ile Berkin konuşmalarının kopyası benim telefonumda vardı. O oruspunun defterini sonra dürecektim. Ceylin’den bu stressten sonra bu detaylarla uğraştığı için ondan özür diledikten sonra, ceketimi omuzlarına koydum ve kucağıma alıp arabama götürdüm. Ceylin konuşmuyordu sadece sıkı sıkısarılmıştı. Arabayı sürerken de koluma sarılması sürüşümü zorlaştırsa da tek kelime etmedim ve Ceylin’i de alarak evime doğru sürmeye başladım. O sırada Sözer Ceylin’i aramıştı.
Sözer:CEYLİN KIZIM İYİ MİSİN? Sencer:Fiziksel olarak iyi! Sadece korkmuş durumda konuşamıyor. Sözer:SENCER SEN MİSİN? KIZIM NEREDE? KIZIMI BANA GETİR! Sencer:Efendim kızınız güvende, şimdi evime geçiyoruz. Melisa’yıda çağırdım yolda o da geliyor, o güvende merak etmeyin sadece.. Ceylin bir şekilde onları bayıltmış ve olay anında nasıl saldırdığını hatırlamıyor. Konuşacak durumda olmadığı için soramadım, sadece kendisini götürmemi söyledi. Şuan uyuyor stresten ve yorgunluktan bayıldı sanırım. Onu önce kliniğe götürüp sağlık kontrolünü yaptırdıktan sonra, kendi evime görtüreceğim ona bunu yapanlara gelirsek. Onları etkisiz hale getirmiş hemen kendisini alıp burdan uzaklaşmamı istedi o yüzden kontrol edemedim ama ölmüş olabilirler Sözer bey size konumlarını atıyorum ormanın ortasında yatıyor ölü ya da bayılmış haldeler Sözerin sesini hiç bu kadar delirmiş görmemiştim Sözer:ONLARI LİME LİME EDECEĞİM! KIZIMI EVE GETİR SENCER! Sencer:Yapamam şuan çok korkmuş durumda ve beni eve götürmemem konusunda ağlayarak yalvardı sanırım sizden çekiniyor. Baygın olduğu için sizinle bu kadar rahat konuşuyorum. Şu an ağır stres ve travma altında Lütfen Sözer bey! O iyi ama bu stressin ardından eve getirirsem, ters tepebilir. Merak etmeyin Melisa’da geliyor onun başına bir şey gelmesine asla izin vermem.
Sözer telefonun öteki yanından hırlıyordu resmen
Sözer: ONU DOKTORA GÖTÜR! İYİ OLDUĞUNDAN EMİN OL! VE BEN DİYENE KADAR! NE EVE! NE DIŞARI! NE OKULA GİDECEK! ONU HERKESTEN UZAK TUT!
Sencer:Nasıl isterseniz. Sözer:VE SENCER UYANDIĞINDA BANA HABER EDECEKSİN YOKSA SENİ DE BULURUM! Sencer:ONA İYİ BAKACAĞIM ÖFKENİZİ GEREKEN KİŞİLERE YÖNLENDİRİN! dedikten sonra kapattım* Sözer’e o şerefsizlerin konumunu attıktan sonra, Ceylin’e döndüm, Ceylin telefonda belirttiğim gibi uyuya kalmıştı, biraz daha kolumu kaldırıp onu göğsüme yasladım. arabayı fazla sarsmadan, yavaş yavaş evime doğru sürerken de Melisa’ya şu mesajı attım. “Melisa Bazı olaylar oldu her detayını anlatacağım ama şimdilik bana güvenmeni istiyorum. Ceylin güvende, benimle birlikte başka kimseyi görmek istemediğini söyledi! Ağır stres altında, Sözer aradığında yanımızda olduğunu ama Ceylin’in uyuduğunu söyle! endişelenmesini engelle! Bu Ceylin’in benim ve senin iyiliğin için. Sana yalvarıyorum sorgulamadan doğru olanı yap sana her şeyi açıklayacağım söz veriyorum!” Melisa’dan cevapsız çağrı* Melisa’dan cevapsız çağrı* Melisa’dan cevapsız çağrı* Melisa’dan cevapsız çağrı(5)
Melisa’dan bir mesaj:Sana güveniyorum ama lütfen beni habersiz bırakma.
Eve sonunda varmıştık, arabadan inip diğer taraftan kapıyı açıp usulca Ceylin’e seslendiğimde, Ceylin bağırarak uyandı, sağ sola yumruklarını savurmaya başladı* Bİleklerinden kavradım* kendisine zarar vermesini istemiyordum. Sencer:CEYLİN! CEYLİN! SAKİN OL! SAKİN OL! BURDAYIM CEYLİN! Ceylin gözleri korkuyla bana bakıyordu. Sonra beni görünce duruldu, küçülmüş keskinleşmiş göz bebekleri usulca büyüdü. Ağlamaya başladı, ağır bir travma atlatmıştı. Bana doğru gelip boynuma sarıldı. Ben de onu sardım. Sıkı sıkı tutuyordu beni. Ben de ona sarıldım, bir kolumla sırtından diğer kolumla dizlerinin arkasına atıp, narin bedenini rahatlıkla kaldırıp, eve götürdüm ve onu oturma odasındaki deri koltuğa oturttum. Buraya son gelmesinin üzerinden 24 saat bile geçmemişti ama durum tamamen farklıydı. Buraya ilk geldiğinde öldürmek istediğim köpeğin tekiydi… Şimdi ise, kollarımın arasında kalmış çaresiz narin bir kadındı. Onu koltuğa bırakıp, ilk yardım seti almak üzere yöneldiğimde, Ceylin sıkıca bileğimden tuttu. Ceylin:Sencer yalvarırım, beni yalnız bırakma! Sencer:Sakin ol, burdayım, burada güvendesin, sadece ilk yardım setini alıp, dudağını temizleyeceğim. Kan kurumuş üzerine toprak bulaşmıştı. Arbededen dolayı da vücudu ve kıyafetleri yer yer çamurdu, bir tasın içerisinde ılık su ve yumuşak bir bez koydum ve ilk yardım çantasıyla beraber yanına geldim. Ceylin’in gözlerinden hala yaşlar süzülüyor, yer yer iç çekiyordu. Bezi ıslatıp önce yüzündeki çamuru temizledim, sonrasında dudağındaki kanı. Sencer:Canın acıyor mu? Ceylin usulca başını sağ sola salladı. Sonrasında ilk yardım çantasından steril bir bez çıkarıp, üstüne biraz alkol damlattım. Sencer:Biraz canın acıyacak çok acırsa söyle tamam mı? Ceylin tepki vermemişti ağlamaklı gözlerle yere bakıyordu* Usulca dudağını alkolle temizledim yara çok büyük değildi sadece kan sızmıştı, o kadar kötü görünmesinin sebebi yalnızca topraktı. İçim biraz daha rahatlamıştı, sonra bezi yeniden ıslattım. Bileklerindeki kollarındaki çamuru temizledim. Vücudunda kırık ezilme vs var mı diye kontrol ettim, Bu süre boyunca Ceylin ölü gibiydi, hareketsizce durup boş gözlerle yere bakıyordu. Sonra gözleri metal İlk yardım çantasından yansımasına geldi, üzerinde sadece benim ceketi ve iç çamaşırları vardı bir anda gözleri büyüdü ve bağırmaya başladı kendini yırtmaya başladı. Ceylin:ÇIKAR! ÇIKAR! ÇIKAR! ÇIKAR! İSTEMİYORUM! İSTEMİYORUM! İÇ ÇAMAŞIRLARINI ATMAYA ÇALIŞIYORDU Bağırarak ağlıyordu* İSTEMİYORUM! SENCER! AL! AL YAK O ŞEREFSİZİN ZERRESİNİ İSTEMİYORUM! alıp Şömineye attım yanarken Ceylin yanan alevleri izliyor ağlaması devam etse de en azından krizi son bulmuştu. Üzerine koltuğun üstünde duran ince polarlı örtüyü sardım, kucağıma aldım. Göğsüme yaslandı, usul usul merdivenleri çıkardım ve misafir yatak odasına gidecekken*