← Ana Sayfaya Dön

TİKTOK 20

📌 GRUP

Babam da bana karşılık veremiyordu; o da hatasını biliyordu. Babama karşı koz verebilirdim ama bu sefer ailemiz dağılabilirdi. Pınar, yüzüme bakmaya utanıyordu. Pınar'a, "Hazırlanın, sizi bırakayım," dedim. Pınar ile annesini evlerine bıraktım. Geri döndüğümde babam evde oturmuş alkol alıyordu. Babamı biraz teselli ettikten sonra annemi aradım. Annem öfkeli, numarasına devam ediyordu. Anneme acil görüşmemiz gerektiğini, nerede olduklarını sordum. Annem eve geldiğini söyledi. Eve gittim; annem kendi odasında valiz hazırlıyordu. "Hayırdır?" diye sordum. Güya kız kardeşimin yanında şov yapıyordu; kendi yediği bokları bir ben biliyordum. Bana karşı da geri durmak istemiyordu. Kız kardeşimi odadan çıkardım.

- Ne yapıyorsun, anne?

- Annem: Valizimi hazırlıyorum, kalamam artık bu evde.

- Saçma sapan konuşma, anne.

Annem tepki vermeyip kıyafetlerini valize koymaya devam ediyordu. Valizi elinden alıp kenara attım.

- Babam seni aldatmış olabilir, ya sen babamı kaç defa aldattın? Utanmıyor musun bu yaptığına? O adamla hâlâ görüştüğünü biliyorum. O kadar söz verdin, ben senin oğlunum ve hâlâ aynı bokları yemeye devam ediyorsun. Elimde video kayıtları var, şimdi giderim babamın yanına, hepsini veririm, her şeyi anlatırım Ya adamı katil yaparsın ya da adam mahkemeye gider, bir kuruş dahi alma hakkın kalmaz. Bunu mu istiyorsun? Eğer şimdi bir şey demiyorsam, bu aile dağılmasın diye. Bak, içeride kızın var, bir gözü sende, bir gözü babamda olacak. Bunu mu istiyorsun? Şimdi ben çıkıyorum, akşam gelene kadar her şey normal olsun. Babamın yanına gideceğim, akşam onu da getiririm. Bu konuyu halledin, çözün, daha uzamasın. Eğer illa uzatacaksan, ben de iyimserliği bir kenara bırakıp kötü yüzümü görmeye başlarsın, anne.

Evden çıkıp babamın yanına gittim, sonra tekrar annemin yanına döndüm. Akşama dışarıdan yemek söyledik. Bir şekilde ikisini bir masaya getirip bu konuyu çözmeye çalıştım. Evde herkesin suratı asıktı; annem, kız kardeşimi baya dolduruşa getirmişti. Ana-kız, babamın üstüne çok gidiyorlardı. Tabii, kız kardeşim annemin ne yaptığından haberi yoktu. Gece olmuştu; annem kendi yatağında yatıyordu, babam ise içerdeki koltukta. Biz de kendi odalarımıza gittik. Tam yatmaya hazırlanmışken, odama kız kardeşim geldi. Bugün yaşanan olaylar hakkında konuşmak için annem, kız kardeşimi öyle dolduruşa getirmiş ki, babamın sürekli kötü yanlarını söylüyordu. konu konuyu açtı derken, konu en sonunda Cengiz'e de geldi. Kız kardeşime tane tane, güzel güzel anlatsam da Cengiz'in nasıl bir piç olduğunu, kız kardeşim bir türlü anlamıyordu. Sanki annemle ikisinin gözüne perde inmişti; ben göremiyordum ya da bu adamda cidden şeytan tüyü vardı. Konu uzadı da, uzadı; en son kız kardeşimle kendimi tartışır halde buldum.

- En son, illa bana göstermemem gereken şeyleri göstereceksin Zeynep, daha uzatmayalım.

- Zeynep: Ne varsa söyle abi, bileyim. Ne göstereceksen göster; sabahtan beri bilmiyorsun, bilmiyorsun diye diye kafamı ütüledin, artık göster de bileyim.

- İyi, sen kaşındın ama gerisine karışmam.

Cebimden telefonu çıkardım; annem ile Cengiz'in videosu vardı. O videolardan bir tanesini açtım.

Annem Cengiz'in koca sikine sakso yapıyordu. Daha ileriside vardı ama sadece sakso yaptığı kısımları Zeynep'e gösterdim.

Zeynep şaşırmış bir şekilde videoyu izliyordu. Videonun devamını göstermeden hemen kapattım.

"Bunun daha ilerisinde var. Şimdi sen kız kardeşimsin, gösteremem sana. Yani anlayacağın, asıl aldatan kişi annem. Babamı burada suçluyorsun ama annemin de az kalır yanı yok. Bunu babam bilmiyor; bilse neler olur, neler. Sen düşün. Bu video kaydını ve bildiklerini ne anneme söyle ne de babama. Ben orta yolu bulup eski düzenimize getirmeye çalışacağım. Ailemizi şimdi anlamışsındır, Cengiz'in nasıl biri olduğunu."

Kız kardeşim çok şaşırmıştı.

-Zeynep: Valla abi, annem o kadar şey anlattı ki, annemin böyle bir şey yapacağı aklıma bile gelmezdi.

-Yaa, ben sana sabahtan beri anlatıyorum, bir türlü anlamıyordun. Seni de uyarıyorum, o Cengiz denen adamdan uzak dur. Annemi de gördükçe o adamdan uzaklaştır. O adam bizim ailemiz için iyi birisi değil.

-Zeynep: Tamam abi, deyip odadan çıkıp kendi odasına gitti.

Aradan 1-2 gün geçti, günlerimiz monoton geçiyordu. O sırada ben de Pınar'la konuşuyordum; onun da annesinden dolayı bana karşı bir mahcubiyeti vardı. Eve geldiğimde annem yemek hazırlıyordu.

- Misafir mi gelecek?

- Annem: Cengiz gelecekmiş.

- Neden?

- Annem: Ne bileyim, baban söyledi, yeni proje hakkında görüşecekler.

Akşam olmuştu, sofra kuruldu. Cengiz yine elinde rakı şişesiyle geldi; birkaç meze almıştı. Yine yemeklerimizi yedik. Babam ile Cengiz kendileri koltuklarda, önlerinde meze ve rakı içmeye başladılar; annem de onlara servis yapıyordu. Ara ara kız kardeşimle göz göze geliyorduk. Annem mutfağa gitti, Cengiz de "lavabo" diye kalktı; annemin peşinden o da kalktı. Kız kardeşime göz yaptım, kız kardeşim de arkadan onlara bakıyordu. Cengiz, annemin kalçasına yine elini atmıştı; bu sefer kız kardeşim gözleriyle şahit oldu.

Cengiz, lavabodan dönerken annemin eline bir şeyler verdi, bir şeyler fısıldayıp içeri geçti. Gecenin ilerleyen saatlerinde annem yine çay ve kurabiye servisi yaptı. Onun öncesinde kız kardeşimi uyarmıştım; Cengiz yine uyku hapı getirmiş olmalıydı. Annem çayları önümüze servis etti. Kız kardeşim çay bardağını alıp ayağa kalktı.

-Zeynep: Abi, 2 dakika odaya gelsene, sana bir şey göstereceğim.

Ben de çay bardağını alıp odaya geçtim. İkimiz de çaylarımızı penceredeki saksının içine döktük.

-Bak, gördün mü? Şerefsizi uyku hapı ile geliyor. Bize uyku ilacı verdikten sonra annemle rahatça babamın yanında birlikte olacak. Zeynep, bu duruma çok şaşırmıştı.

-Şimdi seninle içeri gidelim, 15-20 dakika sonra uyku numarası yapalım, olanları izleyip gör.

Mutfağa gidip kendimize çay doldurup içeriye geçtik. Masada oturduk. Annem çayları tazelemek istedi, "Bu kadar yeter," diyip oturmaya devam ediyorduk. 15-20 dakika sonra uyku numarası yapmaya başladık. Babam çoktan sızmaya başlamıştı, bardak elinde.

-Zeynep: Benim çok uykum geldi, ben müsaadenizle yatayım.

-Ben de çok yoruldum, ben de yatsam iyi olur.

İkimiz de kendi odamıza gitmiştik. Aradan 15 dakika sonra annem geldi, bizleri kontrol etmeye. Uyku numarası yapıyorduk.

-Annem: Uyumuşlar.

-Cengiz: Haydi o zaman başlayalım canım sabırsızım.

Annem ile Cengiz içeriye gittik. Ardından biz de yerimizden kalkıp kız kardeşimle sessizce içeriye doğru gittik. Babam koltukta sızmıştı, annem babamı dürtüyordu.

- Annem: "Bu iyice sızmış."

- Cengiz: "Daha iyi ya."

- Annem: "Senin bu getirdiğin hapların yan etkisi yok değil mi? Mazallah adam kalp krizi falan geçirmesin."

- Cengiz: "Yok yok, bir şey olmaz, merak etme."

- Annem: "Çocuklara da verdik, Cengiz, bak sana güveniyorum."

- Cengiz: "Yok canım, bir yan etkisi yok, sadece fazlaca uyurlar, o kadar."

- Annem: "İyi, madem canım, seninle 2-3 gündür görüşemiyorum, ben de çok özlemiştim."

Annem ile Cengiz sevişmeye başladılar.

Kız kardeşimle biz de izliyorduk. Sakso faslını geçtikten sonra Cengiz, annemin içine girmeye başladı. Babam koltukta sızmıştı, yanlarındaydım. Annem babama bakarak:

- Annem: Yaa bak, karı nasıl sikilirmiş, izle de gör Hakan efendi.

Cengiz, annemin bu tavırlarından daha çok tahrik oluyor, hoşuna gidiyordu.

- Cengiz: Artık tüm kozlar sende canım.

- Annem: Evet, evet, şu an uyansa bile, hakketti bence o.

Kız kardeşim, annemin bu yüzünü ilk defa görüyordu. Şaşkınlık içinde olanları izliyordu ama belli ki o da Cengiz'in siki hoşuna gitmişti. İstemsiz şekilde bir eli amına gidiyordu, belli etmemeye çalışsa da ben fark etmiştim.

Çok geçmeden Cengiz, annemin içine boşaldı. Annem yerinden kalkınca hızlıca biz de odalarımıza döndük. Aradan bir saat çoktan geçmişti. Annem duşa girmişti, duş sesini duyduk. Cengiz tekrardan odaları geziyordu. İlk benim odama geldi, beni gördükten sonra yan odaya geçti. Kız kardeşim odasına girmişti.

-Cengiz: "Seninle yarım kalan bir işimiz vardı, güzellik. Hızlıca onu da halledelim."

Cengiz odaya girdiği gibi peşinden ben de kapı deliğinden bakıyordum. Cengiz, direkt kız kardeşimin üstündeki battaniyeyi kaldırdı, iki eliyle birden altından şortu çıkardı. Kız kardeşim uyuyor numarası yapıyordu.

-Cengiz: Of of, bu ne ya? Sulanmış, bir de bu ne kız yoksa rüyanda mı seni mi sikiyorlar?

-Cengiz: Merak etme, şimdi ben sikicem ama Cengiz orta parmağını kız kardeşime amına geçirdi, iyice sulandırıyordu. Kız kardeşim gözleri kapalı ahlıyordu. Cengiz hemen şortunu indirip sikini kız kardeşimin amına dayadı.

O sırada ben kapıya iki kere tıklatıp kendi odama kaçtım. Ardımdan hemen kapı açılma sesi geldi. Cengiz büyük panik yapmış olmalıydı; zaten o sırada annem duştan çıkmıştı. Yine Cengiz'le karşılaştı. Cengiz yine aynı bahane ile "Çocukları kontrol ediyordum," dedi. Cengiz üstünü giyinip evden ayrıldı. Annem yine bizi kontrol etmeye geldi, sonra kendi yatağına uyumaya gitti. Babam içeride sızmış kalmış, uyuyordu. Kız kardeşimin odasına gittim; kız kardeşim şaşkınlık içindeydi. Cengiz'le onu gördüğümü söylemedim.

-Zeynep: "Abi, ben bu kadar ileri gideceklerini düşünmemiştim. Bu gece ne yaşadık biz?"

-Yaa, en başından beri diyorum ama annemin bu yaptıklarına bir çözüm bulmak lazım. Bak, babama garibim içeride koltukta sızıp kalmış. O adam bunları hak ediyor mu? Kız kardeşim babama üzülmüştü. Babamı düzeltip koltuğa doğru yatırdık. Sabah olmuştu; annem ile kız kardeşim kahvaltıyı hazırlamıştı. Kız kardeşim telefonu çaldı; arayan Cengiz'di. Benimle göz göze geldi. Cengiz dünden kalan yarım işini tamamlamak için niyetliydi. Kaş gözümle "Hayırdır?" dedim.

-Zeynep: "Cengiz amca ile araba kullanacaktık, ona çağırıyor. Ben çıkıyorum," diyerek evden çıktı. Yine üstünde tayt ve crop'u vardı.

Yorum Yap

Yorumlar