Tatilin son günüydü, çarşıya çıkmıştık. Beraber geziyorduk. Burak beni dövmeciye götürdü. Burak'ın vücudunun belli yerlerinde dövmeleri vardı. Kendine yeni bir dövme seçmiş, onu yaptırıyordu. Bana da tavsiye veriyordu; "Yaptıralım, güzel olur, kızlar beğeniyor" falan filan anlatıyordu ama ben yaptırmak istemiyordum. Burak, vücudundaki dövmeleri hakkında bilgi veriyordu; "Bunun anlamı şu, şunun anlamı bu" diye.
-Burak: "Sana bir sır vereceğim ama aramızda kalacak, söz mü?"
-Söz, aramızda kalır, yalan borcum yok sonuçta sana :)
-Burak: "Tüm vücudumdaki dövmeleri gösterdim, sadece 1'i hariç ve en önemlisi de o."
Burak öyle diyince ben de biraz merak ettim.
-Hangisiymiş o?
-Burak: "Hatta bir sır daha vereyim, aynı dövmeden babamda da var. İkisinin anlamı aynı ve ikimizde de aynı yerde."
Burak böyle diyince daha da merak ettim. Pantolonunu hafif öne doğru sıyırdı; siki ile göbeginin arasında kalan o kıllı olan bölgede içinden ok geçen bir yıldız vardı.
-Neymiş bunun anlamı, hem babanda hem sende aynı bölgede varmış.
-Burak: Bak, kimse bilmiyor, aramızda kalacak ama.
-Tamam, söz, kimseye demem.
-Burak: Biz babamla birlikte siktiğimiz kadınlara bu dövmeden yaptırıyoruz, bu bizim mührümüz, damgamız yerine geçiyor. hangi karıda bunu görürsen bilki ya ben yada babam damgalamıştır.
-Babamla derken, babanla birlikte seks mi yapıyorsunuz?
-Burak: Tam öyle değil ama onun gibi bir şey, birkaç kere grup yaptığımız oldu. Bir an kendimi düşündüm, babamla Pınar'ın annesini siksek nasıl olurdu diye, çok değişik hissettim kendimi.
Tatilin son günüydü. Eşyalarımı toplayıp evlerimize dağıldık. Babam yarın yola çıkacaktı, İstanbul'a gidecekti. Beni de yanında götürmek istedi. Sosyal medyada yaptığım işleri anlattım, Burak'ın yaptığı olayları ve ne kadar para kazandığını da söyledim. Bir şekilde babamı ikna ettim. Babam 1 ay eve gelmeyecekti, İstanbul'da olacaktı. Ertesi gün dışarı çıktım, Pınar ile takıldık. Akşam olmuştu, eve geldiğimde girdiğim gibi yine ağır bir duman altındaydı. Evde bu sefer dolapta 2 tane ayakkabı vardı. İçeri girdiğimde kahkahalar yine havada uçuşuyordu. İçeride Cengiz Bey ile oğlu Burak vardı. Ben kaşlarımı çattım, annem anlamıştı, ayağa kalkıp mutfağa geldi.
- Annem: "Hiç bana bakma, kız kardeşin çağırmış, birkaç işi varmış. Burak'la Cengiz de onunla birlikte gelmiş."
Anneme bir şey diyemedim, sonuçta kız kardeşim çağırmıştı. 1 ay içinde ara ara Burak bizim eve geliyordu, bazen de Cengiz geliyordu. Onunla birlikte bu sosyal medya TikTok işini iyice ilerletmiştik. Ben de ifşa sitesinin linkini aldım. Akşamları Burak'ın yayınladığı videolara bakıyordum. İfşa sitesinde 1.000'den fazla farklı kişilere ait videolar vardı aralarında bazı videoları hangisi Burak, hangisi Cengiz olduğunu artık ayırt edebiliyordum; Burak'ın gösterdiği dövme sayesinde.
Yalan yok, Cengiz Bey harbiden sağlam sikiyormuş 18 yaşındaymış 45 yaşındaymış. Yaşına başına bakmadan adam yapıştırıyor. Bir videosunda genç bir kız var; süt gibi beyaz tenli. Kızın vücudunu tokatlaya tokatlaya kıpkırmızı yapmış. Ön arka affetmiyor, ikisi birden o koca sikini kıza köklüyor.
1 ay geçmişti, babam eve geldi; güzel de para kazanmıştı. Akşam yemeğini yerken bu sefer ailecek, sadece biz bize bir tatile çıkalım mı, ne Harunlar olsun ne de başkaları diye teklifte bulundu. Annem ile babamın arası sanki biraz limoni gibiydi.
Babam: "Sadece gelecekse Pınar kızımız gelsin, nasıl olsa artık o da bizim kızımız olacak. Belki olursa annesi de gelsin,"
diyerek biraz kendine pay biçiyordu. Annem durumu anlamıştı; babamın amacı biraz farklıydı. Annem ses etmiyordu, ben de durumu anlamıştım. Bir şeyler dönüyordu ama çözecek gibiydim. Annem, "Neyse," diyerek kabul etti. Valizleri hazırladık; bu sefer kendi yazlığımıza ilk defa gidiyorduk yaz tatili boyunca.
Kendi yazlığımıza varmıştık. Eşyalarımı yerleştirip sahile doğru yola çıktık. Kumsala geldiğimde annemle kız kardeşimin kalça bölgesinde dövme vardı. Dikkatli bakınca, Burak'ın bana gösterdiği dövmenin aynısı olduğunu fark ettim. "Yok canım," diyordum kendi kendime, "tesadüf filan olmuştur," diyordum. İhtimal vermek istemiyordum.
Kız kardeşime sordum.
- Nedir bu dövme, nereden çıktı? Hem sende hem annende var, ikisi de aynı.
- Zeynep: He, dövmeyi gördün mü? Nasıl, beğendin mi?
- Beğenmedim, bok gibi dövme, nesini beğeneyim?
- Zeynep: Öyle deme, annemle öyle tesadüf denk geldi. Annem bunu beğendi, ikimiz de yaptırdık işte. Kötü mü olmuş? Anne-kız olduğumuzu bilirler sahildekiler.
- İyi, bok yediniz. Babam biliyor mu peki?
- Zeynep: Annem söylemiş babama, sana da sürpriz oldu. Babam da normalde dövmeye karşıydı ama annemle arasında nasıl bir sohbet geçti bilmiyorum. Anneme karşı babam biraz çekiniyordu. Acaba Pınar'ın annesin mevzusu açığa mı çıktı?
Yerimden kalkıp hemen eve gidip laptopu açtım. Burak'ın ifşa sitesine girdim. Burak ile babasının tüm videolarını tek tek kontrol ediyordum ama bizimkiler yoktu. Hem korku hem de endişe ile tek tek aramaya devam ettim. En son dayanamadım, Burak'a mesaj attım.
- Burak, yeni videolar hiç çektin mi?
- Burak: Evet, çektim. Hayırdır, neden?
- Yav, evde canım sıkıldı. Varsa yeni bir şeyler bakayım dedim de, hangi videoları göremedim ben? Hep aynı eskiler duruyor.
- Burak: Premium site kurdum, ücretli. Artık yeni videoları oraya atıyorum.
- Varsa link yollar mısın?
- Burak: Yolluyorum, bekle.
Burak linki yollamıştı. Heyecandan ellerim terledi, içeriye girdim. Premium site üyeliği aylık 20 dolar yapmıştı. Kartı alıp hemen ödeme yaptım.
En yeni ifşaları yüklemişti. Yaklaşık 20 video vardı. Sıra sıra videoları izledim; bir sonraki, bir sonraki video derken korktuğum başıma gelmişti. Yeni videonun kapağı bizim oturma salonuydu. Korka korka videoyu açtım. Video kaydı başlamıştı. Büyük ihtimalle telefondan kayıt alınıyordu. Telefonu koltuğun tepesine koymuşlardı. Ayakta annem ile Cengiz vardı; Cengiz'in yüzünde maske vardı.
Ayakta sevişmeye başladılar. Cengiz'in üstünde sadece boxer vardı. Annem ise yine taytlı ve tişörlüydü. Annem eğilip Cengiz'in o koca sikini ağzına aldı, gırtlağına kadar sokup geri çıkarıyordu belliki bunu birlik ilk defa yapmıyolardı daha öncesi yapmışlar şimdi ise kayıt altına alıyolardı .
yoksa o kadar büyük siki annem rahatlıkla nasıl ağzına alıp cıkarsın. Annem Cengiz'in taşaklarına kadar emip yalıyordu; artık bayağı tecrübelenmiş gibiydi.
Cengiz'in siki iyice köpük köpük olmuştu; annemin ağzındaki salyalar, Cengiz'in taşaklarına damlıyordu.
Cengiz, annemi yerden kaldırıp koltuğa doğru domalttı. Altındaki taytı iki eliyle yırttı. Annemin taytının içindeki siyah tangasını kenara çekerek annemin amcığını ortaya çıkardı.
Annemin amcığı tüysüz ve parlaktı bal kutusu ortaya çıkmıştı. Cengiz, sikini kökünden tutup annemin iki am dudağının arasına yerleştirdi.