← Ana Sayfaya Dön

TİKTOK 9

📌 GRUP

Annem mutfakta bir şeyler hazırlıyordu, mis gibi kokular yayılmıştı eve. Ben oyunum bittiği gibi PC başından kalktım, Pınar'ı arayıp her zaman gittiğimiz kafeye gelmesini söyledim. Üstümü giyinip hazırlandım. "Ben evden çıkıyorum," dediğimde annemle göz göze geldik. Annem imalı bir şekilde bana bakıyordu. İçimden yolda giderken "Oh olsun sana, aldın mı Cengiz'in s...?" diye söylenerek gidiyordum. İçim biraz daha rahattı çünkü kız kardeşim evdeyken bir şey yapamaz annem.

15-20 dakika sonra Pınar ile buluştuk, her zamanki gittiğimiz kafeye oturduk. Nargile, çay, kahve, yemek derken biraz takıldık. Pınar'ın gönlünü almıştım. 2-3 saat Pınar'la takıldıktan sonra Pınar'ı evine bıraktım. Saat 22.00'ye geliyordu, hafif açtı karnım. Eve doğru yola koyuldum, markete uğrayıp içecek, biraz da çerez aldım. Eve geçip PC başında film, dizi izlerim veya oyun oynarken takılırım düşüncesiyle eve vardım. Kapıyı açtığımda evin içi ağır duman altındaydı. Dolaba baktım, Cengiz'in ayakkabısı oradaydı. İçimden anneme söylenerek koridorda ilerliyordum. Oturma odasına yaklaştıkça annemle kız kardeşimin kahkaha sesleri geliyordu. Daha da kızmaya başladım.

İçeri girdiğimde sert ses tonuyla selam verdim. Annem durumu anlamıştı, kız kardeşim biraz şaşırmıştı. Cengiz oturduğu yerden "hoş geldin" diyerek bana seslendi. Tam bir gevşek hali vardı; koltukta yayılmış, taşşağı ortada, gömleğinin de 2-3 düğmesini açmış, kıllı göğsü ortada, elinde purosu ile tam bir hanzo. Önünde de kek ve çayı vardı.

Annemde ve kız kardeşimde evde rahat olduğu için sürekli tayt giyinirlerdi. Annemin altında yine gri bir tayt, üstünde de gri bir bluzu vardı. Kız kardeşimde siyah tayt ve siyah crop tarzı bir tişörtü vardı. Anneme seslenip, "2 dakika benimle mutfağa gel" dedim. Annem koltuktan kalkıp bana doğru gelirken, annemin altında külot, üstünde de sütyen olmadığını fark ettim. Net bir şekilde Amı ile meme ucu belli oluyordu. Bu kadın ne yapmaya çalışıyordu, anlamış değilim. Hadi kafaya koydu, kendini adama siktirmek istiyordu da, kız kardeşimin yanında böyle giyinmeyi nasıl cesaret etti, anlamış değildim.

Mutfağa geldiği gibi kaşlarımı çatarak bu adamın evde ne işi var diye hesap sormaya başladım.

-Annem: Off, Ömer, gene mi başladık?

-Evet anne, gene başladım. Ben daha sabah ne dedim, sen akşamına adamı eve getirmişsin. İlla içeri gidip siktir mi edeyim adamı evden mi kovayım, bunu mu istiyorsun?

-Annem: Sakın, sen öyle bir çocuk değilsin, sana yakışmaz.

-Ama sen beni zorluyorsun anne, hadi sabah musluk bozuldu, geldi de şimdi bu adamın evde ne işi var?

-Annem: Musluğu tamir ettiği için senden sonra teşekkür etmek istedim. Laf arasında alta kalmamak için karşılığında ne yapabilirim diye sordum, o da uzun zamandır güzel bir kek yemediğini, olursa bir kekini ve bir çayını içerim dedi. Hepsi bu kadar, oğlum, niye uzattın ki? Zaten kekini yiyip çayını içtikten sonra gider.

-İyi, tamam anne, bu son olsun diyorum, başka da bir şey demiyorum.

-Annem: Tamam, sen de gel içeriye, ayıp olmasın şimdi.

Annem içeri geçmişti, arkadan baktığımda taytı beline kadar çekmiş, kalçaları bir o yana bir bu yana vuruyordu. Cengiz'in gözleri direkt annemin üstündeydi.

İçeriye geçip kız kardeşimi yanıma çağırdım, o da kalkıp mutfağa geldi.

-Zeynep: Efendim abi?

-Annemin bu hali ne?

-Zeynep: Ne gibi abi, anlamadım.

-Kızım, illa kötü kötü konuşturacaksın beni.

-Zeynep: Valla anlamadım abi, hem sen niye bu kadar kızgınsın?

-Annem, diyorum, neden içine iç çamaşırı giymemiş? Kilotu, sütyeni yok, evimizde bir yabancı var, karşısında öyle oturuyor. Sen görmedin mi? Diyorum, uyarmadın mı annemi? Bir de kız olacaksın, daha iyi bilmem lazım ya güzel kardeşim. Hem saat gecenin 11-12'si, bu adam niye bizim evimizde? İçerde bakıyorum, bol bol kahkaha atıyoruz, abin neden sinirli acaba?

-Zeynep: Tamam abi, az sakin, şimdi anladım, ben de bir şey oldu sandım.

-Daha ne olabilir sence, Zeynep?

-Zeynep: Valla abi, annem üstünü değiştirdikten sonra ben de fark ettim. Anneme sorduğumda, lazer epilasyon ile solaryuma gittiğimiz için iç çamaşırı tahriş etmiş, annem o yüzden giymemiş.

-hadi öyle olsun

-Zeynep: Başka bir şey mi var abi benim bilmediğim?

-Boşver sen, haydi içeriye geçelim.

İçeriye geçtikten sonra annemden telefonunu istedim.

-Anne, bana telefonunu verebilir misin? Benim şarjım bitti, Pınar'ı acil aramam gerekiyordu, şimdi aklıma geldi.

Annem istemeye istemeye de olsa telefonunu bana vermişti; kızgın ve sinirli olduğum için yok diyemiyordu. Annemin telefonunu alıp kendi odama gittim. Hemen WhatsApp'a girdim, bu şerefsizle neler konuşmuştu, merak içindeydim. Bu Cengiz evden çıktıktan sonra anneme mesaj atmış:

-Cengiz: Tüh ya, ne güzel ilerliyorduk, oğlan tam sırasında geldi.

-Cengiz: Musluğu tamir edemedim, şimdi akıtıyordur o.

-Cengiz: Benim tıpayı oraya yerleştirseydim iyiydi.

-Annem: Sorma canım ya, benim de tadı ağzımda kaldı.

-Cengiz: Beğendin mi?

-Annem: Beğenmek ne kelime, bayıldım, tadı mükemmeldi, aynı muz yalıyormuş gibi hissettim.

-Cengiz: Keşke ben de seninkinin tadına bakabilseydim.

-Annem: Bakarsın canım, neden olmasın?

-Cengiz: Otel var canım, oda hazır. Oraya gelsene, yarım kalan işi halledelim.

-Annem: Ben öyle yerlerde tedirgin olurum, daha önce hiç böyle bir şey yapmadım. Kocamı hiç aldatmadım ben.

-Cengiz: Bu aldatmak sayılmaz, Sonuçta sen de istiyorsun, ben de. öyle değil mi?

-Annem: Evet, aslında haklısın ama bu sadece seninle olan bir şey. Ben öyle bir kadın değilim. Senin şeytan tüyün var galiba, anlam veremediğim şekilde hoşuma gittin.

-Cengiz: Teşekkür ederim canım. Normalde ben de böyle biri değilim, seni görünce sana karşı böyle oldum. Acaba hangimizde şeytan tüyü var, bilemedim.

-Annem: Hahaha, alemsin Cengiz Bey.

-Cengiz: Hala bey mi diyorsun bana?

-Annem: Ağız alışkanlığı olmuş, takılma. O kadarı da olsun canım.

-Cengiz: Tamam, otele gelemem diyorsun ya, ev ayarlasam ona gelir misin?

-Annem: O da olmaz.

-Cengiz: Neden?

-Annem: Ben hiç böyle bir şey yapmadım, sadece kendi evimdeyken rahat hissediyorum.

-Cengiz: Tamam, o zaman oğlan evde mi?

-Annem: Evet, evde.

-Cengiz: Yolla oğlanı evden, zaten ben senin evinin oradayım. Hemen geleyim, çok azgınım sana canım, dayanamıyorum valla.

-Annem: Tamam, zaten birazdan çıkar o. ben de duşa girip hazırlanayım sana.

-Cengiz: Tamam canım, duştayken bana foto atsana.

-Annem: Bir düşünmem lazım.

-Cengiz: Hadi canım, o kadar azdırdın beni, göreyim bari.

-Annem: Tamam ama sen de bana yolla o güzel sikini yolla, ben de görmek istiyorum.

Cengiz, araba içinde kalkmış, Sikinin resmini çekip anneme atmış. Annem de kalçasını, memesini ve Amının resmini Cengiz Bey'e atmış.

-Cengiz: Of of, bunlar ne yav, öyle! İyice çıldırttın kızım, sen beni dünyanın 8. harikası mısın.

-Annem: Teşekkür ederim canım, gerçekten o kadar beğendin mi?

-Cengiz: Beğenmek ne kelime, bayıldım! Şimdi oğlan evde, mevde demeyeceğim, gelicem yanına.

-Annem: Şııstt, sakin! Azgın oğlan seni. bak nasıl olmuş amımı Yeni traş ettim, kaymak gibi! Bal dök yala, ben senin sikini yaladım, sen de benim amımı yalarsın, değil mi?

-Cengiz: Yalamak ne kelime, ısıra ısıra yerim onu. Hem, "amını" değil, götünü bile yalarım senin.

-Annem: O kadar da değil ya.

-Cengiz: Valla yalarım, o derece güzelsin.

-Annem: İyi, şımarttın beni he, sen bugün.

-Cengiz: Gitmedi mi oğlan?

-Annem: Şimdi duştan çıktım, evden yollarım birazdan.

-Cengiz: Tamam canım, senden haber bekliyorum.

-Annem: Canım, başka zamana kaldı galiba.

-Cengiz: O niye?

-Annem: Oğlan gitmiyor, evde bilgisayar başına oturmuş, oyun oynuyor.

-Cengiz: Hassiktir, bende şans yok ki.

-Annem: Yapacak bir şey yok canım, başka zamana artık.

-Cengiz: Oğlan bilgisayarda oynarken ben gelsem, yan odada yapsak olmaz mı?

-Annem: Saçmalama Cengiz, o kadarı da değil. Oğlana ne derim sonra ben?

-Cengiz: Seni görmeye geleyim bari o zaman.

-Annem: Şimdi olmaz, akşama gelirsin.

-Cengiz: Tamam, akşam sendeyim, bana güzellik yaparsın artık.

-Annem: İstediğin bir şey var mı, akşam yapayım?

-Cengiz: Seni istiyorum, başka bir şeye gerek yok.

-Annem: Aman, sen de he Cengiz, aklın fikrin bende.

-Cengiz: Ne yapayım güzelim, elim sikimde bekliyorum işte.

- Annem: Kızamıyorum şimdi sana, sen de haklısın.

- Cengiz: Uzun zamandır havuçlu kek istiyordu canım. Yapmasını biliyorsan ondan yerim.

- Annem: Tamam, senin için yaparım, aşkım.

-------------------------Aradan belli bir zaman geçtikten sonra.-------------------------------------------

- Annem: Oğlan evden gitti ama kız evde. İstediğin zaman gel, ama kek için 45 dakika zaman lazım.

- Cengiz: Tamam canım, benim de ufak bir işim vardı. 15-20 dakikaya geliyorum.

Aradan yine belli bir vakit geçtikten sonra büyük ihtimalle Cengiz eve geldi. Yemeği yediler, içtiler, sohbet muhabbet derken WhatsApp'tan anneme, kız kardeşimin yanında mesaj atıyordu.

- Cengiz: Kızı yollayamaz mısın evden?

- Annem: Yok, sabahtan akşama kadar okuldaydı, ders falan çalıştı. Dışarı çıkmaz şimdi o.

- Cengiz: Odaya gittiği zaman yapsak olur mu?

- Annem: Olmaz, yakalanırız. Hem o da senin sohbetini sevdi, ayrılmaz bizim yanımızdan.

- Cengiz: Üstüne biraz daha rahat şeyler giy, odadan çıktığında az elleyim seni.

- Annem: Az bekle, üstümü değiştirip geleceğim.

-Cengiz: Çıkardığın kilotu ne yaptın?

-Annem: Kirli sepetine attım.

-Cengiz: Bana getirseydin canım ya.

-Annem: Ne yapacaksın benim kilodumla?

-Cengiz: Alır, koklardım canım.

Adam tam bir hanzoydu, amına koyayım, annem bu adamda ne buluyordu anlamış değilim.

-Annem: Seni azgın.

-Cengiz: Sana azgınım, bu gece yapalım mı çocuklar yataklara gittikten sonra?

-Annem: Olmaz, yarın gün içinde ev boş olur, o zaman gelirsin.

-Cengiz: O kadar azdırdın beni canım, ben şimdi istiyorum.

-Annem: Çok istiyorsan canım, biraz sabretmen lazım. Bak, ben de istiyorum ama riske atamam.

-Cengiz: Tamam, dediğin gibi olsun, yarın sendeyim o zaman.

-Annem: Tamam canım.

İçeriye geçtim, diğer koltuğa oturdum. Cengiz, aklı sıra benimle iyi olmak için sohbet muhabbet açmaya çalışıyordu; pek oralarda olmadım. Annem bana da bir tabak hazırlayıp getirmişti. Sonrasında kız kardeşim, "Ben bugün biraz yoruldum, yatmaya gidiyorum." diyerek kalkıp odasına gitti. Cengiz'in gözü, kız kardeşimin kalçalarındaydı; şerefsiz, onu da boş geçmiyordu. Kız kardeşim gittikten sonra annem masadaki boşları topluyordu. Boşları alıp mutfağa gitti. Cengiz de, "Ben de bir bardak su içeyim." diyerek yerinden kalkıp mutfağa gitti. Cebinde annemin kilodunu gördüm. Ayağa kalkarken Cengiz'in peşine ben de mutfağa gittim. Annem, elindeki bardakları ve tabakları tezgahın üstünde yerleştirirken, Cengiz arkadan gelip anneme sarıldı. Elini arkadan annemin taytının içine soktu; annemin kalçalarını avuçluyordu. Annem, "Dur, yapma." diye Cengiz'i uyarsa da bir yandan da müsaade ediyordu. Cengiz, elini taytın içinde gezdirmeye devam ediyordu.

İçeriye geçip yerimden kalkarmış gibi yaptım, anneme selendim.

- Annem: Efendim oğlum?

- Anne, kekin çok güzel olmuş.

- Annem: Biraz daha vereyim oğlum.

- Yok, sağ ol anne, bu kadarı yeter bana.

Sırayla hepimiz içeri geçtik; annemin gri taytının önü ıslanmıştı.

- Çok geç oldu anne, artık yatsak mı? diye mesaj verdim. Bu durumu Cengiz anlamıştı. Cengiz, "Aynen, geç oldu, ben de kalkayım." diyerek evden ayrıldı. Annem mutfağı toplayıp kendi odasına gitti, ben de kendi odama gittim. Annem uyuduktan sonra telefonunu tekrar aldım, mesajları tek tek okudum. Yine kendi aralarında işi ilerletmişlerdi; yarın için çok iyi plan yapmışlar. Hadi, bugün bir şekilde engel oldum, yarın da oldum diyelim. Diğer günler ne olacaktı? Sürekli annemin peşinde mi gezecektim? Benim de kendime ait bir hayatım vardı. Kendi odama geçtim, sabaha kadar oyun oynarken ne yapmam gerektiğini düşündüm. Bir türlü kesin çözüm bulamıyordum. Sabah olmuştu, annem kahvaltıya çağırdı. Suratsız bir şekilde kahvaltıya oturdum, kahvaltımı yaptım. Annem, benim her zaman evden çıktığım gibi o günde çıkmamı bekliyordu. Gelip gidip beni kontrol ediyordu. Bir bahane bularak beni evden yollamaya çalıştı. Dün gece çok düşünmüştüm; en son bu olaylar yüzünden tekrar annemle sözlü bir şekilde kavga etmeye başladık. En son ağzımdan tek tek her şey döküldü, onları gördüğümü söyledim. Annem inkar etti, beni yalanladı. Ben de çekmiş olduğum video kaydını gösterdim. Annem küsüp odasına gitti, akşama kadar odasından çıkmadı. Kardeşim eve gelince ben de kapıyı vurup evden çıktım. Eve geldiğimde annem hâlâ kendi odasındaydı. Kardeşim olanı biteni öğrenmek istiyordu ama bir şey anlatmadım.

Yorum Yap

Yorumlar